Ge�en hafta art�k bas�m� yap�lmad��� i�in sahaflarda aramak zorunda oldu�um bir kitap i�in (Ahmet Hamdi Tanp�nar'�n, Saatleri Ayarlama Enstit�s�) Taksim'deydim. �i�ek Pasaj�'ndaki bir �ok sahaf� tek tek gezdim eli aya�� d�zg�n, kitaptan anlayan bir tip bulup sorabilmek i�in, zira T�rkiye'de alakas�z i�leri alakas�z ki�ilerin yapt���n� biliyorum.

G�z�me kestirdi�im 30 - 35 ya�lar� aras�ndaki erkek tezgahtara; "Saatleri Ayarlama Enstit�s� isimli bir kitap ar�yorum" dedim. Tezgahtar da kendinden gayet emin bir tav�rla; "Bizde saatlerle ilgili kitap bulunmaz" dedi. Ben de sakince bu kitab�n saatlerle ilgili bir kitap olmad���n�, Ahmet Hamdi Tanp�nar'�n bir roman� oldu�unu belirttim. Israrc� ve bir o kadar da yard�msever tezgahtar; "Bizde Ahmet Hamdi Tanp�nar'�n saatlerle ilgili yazd��� kitaplar da bulunmaz" diyerek beni ikinci kez dumura u�ratt�.

O g�nden beri kendime gelemedi�im i�in kitab� bulamad�m. Bulan arkada�lar l�tfen bildirsin.

Mekan: Karak�y Vapur �skelesi

Tarih: 16 Nisan 1999

Saat: 11:30 A.M.

Hikaye: Kad�k�y'den gelen vapur Karak�y'e yana��r, yolcular�n� bo�alt�r. �nde 8 - 10 ya�lar�nda iki tane �ocuk, hemen arkalar�nda �ocuklarla hi� bir ba�lant�s� olmayan 35 - 40 ya�lar�nda, ��retici eleman y�r�mektedir. �ocuklar vapurun k�� taraf�na geldiklerinde suya bakarak tak�lmaya ba�larlar. ��retici eleman�m�z tak�lmay� hissederek atlar ve der ki:

"��te �ocuklar ... Bunlar da bervane ... Bunlar d�n�yo ... Gemi gidiyo"

Arka taraf yar�l�r, kas�klara a�r� girer.

Bir g�n bizim arkada� sabah kahvalt� etmeden uykulu uykulu evden ��k�p otob�se biniyo. Otob�ste karn� fena ac�k�yor ve kafas�ndan "iki hamburger olsa da yesem" diye ge�iriyo. O s�rada yan�ndaki k�z ona "bir tanesini bana versene" diyo. Bizim eleman afall�yo, "Nas�l olur lan! Bu k�z beynimi mi okuyo" diye d���n�p bir daha akl�ndan iki hamburger ge�iriyo. K�z g�l�mseyerek "Bir tanesini verir misin" deyince eleman d�n�p; "Ke��apl� m� olsun?" diyo. K�z; "Sen ne salak �eysin. �unlar�n bir tanesini versene" deyince eleman durumu �ak�yo:

Me�erse bizim denyo, otob�s�n demirinde olan ve insanlar�n d��memek i�in tuttuklar� �eylerden iki tane tutuyormu�. Bunu ge� de olsa anlam�� ama b�t�n otob�se rezil r�sva olmu�.

K�r�kl� otob�s. Onlara bindi�im zaman ortas�nda durmak bana b�y�k bir zevk verir ve yine ortas�nday�m. �of�r direksiyonu �eviriyor ve bende ters istikamette d�n�yorum.

Kar��da bir adam oturuyor, kuca��nda yeni ald��� Vileda Temizlik Seti. �n�nde kovas�, i�inde de paspas�, paspas�n uzun sap� yukar�ya do�ru uzuyor. Kendini top model sanan bir bayan karizmatik hareketlerle ileriden yava� yava� geliyor, i�inden; "Bu otob�s�n en g�zeli benim" diyor ve bir de ne g�reyim: Adam�n tuttu�u paspas sap�n� otob�s�n tutma yeri zannedip kavramas�n m�! Temizlik seti sahibi dahil herkes k�za bak�yor ve kahkahalar patl�yor. Cindy Crawford'�n karizma s�f�ra iniyor, seviniyorum.

Kad�k�y - Pendik, minib�sleri bu t�r hikayeler i�in m�kemmel bi yuva zaten. Arkada��m da; "Bi Bostanc�" diye ne�eyle dald��� minib�s�n dikiz aynas�nda sallanan Office '97 CDROMunu g�r�nce bir hayli dumur ya�am��, hatta eve gelir gelmez bana ula��p, durumu aktarm��t�. Bu konuda daha sonra uzun uzun tart��t�k. Arkada��m dedi ki: "Adam e�er Office '97 kullan�c�s�ysa minib�s�ne CD asmaz." Ben dedim ki: "Belki adam CD satan bir yere var�p da bunun m�zik CDlerine g�re pahal� oldu�unu g�rm��, e�siz T�rk mant���yla bunun daha makbul bi�ey oldu�unu sezip, alm��." Ama bilmenizi isterim; bu sonu�lardan ikimiz de tatmin olmad�k.

�n�n� Stadyumu'nda, gi�elerin �n�ndeki uzun kuyru�un ortalar�nday�z. Bilet kuyru�unda beklerken �n�mde 30-35 ya�lar�nda birisi var. Derken bir afacan, bu adam�n (o kadar ki�i varken onu neden g�z�ne kestirdi diye hi� sormay�n) yan�na yakla�t� ve aralar�nda �u diyalog ge�ti:

�ocuk: Abi be... Bilet param yok. Hadi para ver de, ben de ma�a giriyim.

Adam: Olmaz.

�ocuk: Hadi yaa... Abi para ver de ben de ma�a giriyim. Be�ikta�'�m�z�n ma��n� izliyim. (Duygu s�m�r�s� ba�lar)

Adam: Ya git ba��mdan. Hem bu kadar ki�i varken niye benden istiyorsunki?

�ocuk: Abi sen iyi birine benziyosun.

Adam: Hem paray� verince senin bileti alaca��n ne malum?

�ocuk: Abi o zaman sen al bileti, ver bana.

Adam: Ya git ba��mdan velet!

�ocuk: Abi nerede kald�, DEL�KANLI BE��KTA�'LILIK??

Adam: Ben ibne Be�ikta�'l�y�m. Hadi git �imdi.

�ocuk: Hebehebe...

Sonu�: Delikanl�l�kta mangalda k�l b�rakmayan T�rk Erke�i'nin d�nya g�r���, bu gibi durumlarda pa�ay� kurtarmak i�in nam�na yak��mayan laflar edecek kadar da geni�tir.

�n�aatta �al��an bi abimizin �i�i gelir; Ne yapay�m, ne edeyim, diye d���n�rken, �st kata, terasa ��kan merdiveni g�r�r. �lk bak�ld���nda en mant�kl� yer oras�d�r, hem onu onuncu katta kim g�recektir ki! Hemen f�rlar, merdivenleri ��er be�er z�playarak terasa ��kar.

Evet i�emeye ba�lar ama tam anlam�yla bitiremez. Ya sidi�in elektiri�i iletti�ini bilmez, ya da i�edi�i y�ndeki y�ksek gerilim hatt�ndan onbinlerce volt ak�m ge�ti�ini.

�imdi bizim eleman sabah okuluna gitmek i�in minib�se biniyo. Arkas�ndakiler para veriyo, bu da �n�ndekine uzat�yo. �ki 500'l�k veriyorlar; Birinden iki, birinden �� ki�i diyorlar. Eleman�m�z�n paray� verdi�i adam buna; "Hangisinden ��, hangisinden iki ki�i" diye soruyo. Bizimki dumur oluyo. Dolmu� g�l�yo, birinci perde kapan�yo. �ak �ak �ak alk��lar.

Birg�n okulda, ��le aras�nda kantine gidip a� olan karn�m� doyurmak i�in patates k�zartmas� almaya karar verdim ve kantinci abiye "Aabiiee pattes ne kadar" dedim. Haz�rcevap kantinci iki elini kulaklar� hizas�nda a�arak, "bu kadar" dedi.

Ben ve �evredeki gen�lik yar�lmakla kalmay�p, acaip mutlu olduk.

Bostanc� min�b�slerinden biri. Min�b�s bir durakta daha duruyor ve ya�l� say�labilecek bir teyze, �ok �eker bir teyze, min�b�se biniyor. Kap�s� elle kapat�lan min�b�s�n kap�s�n� kapat�yor ama kap� kapanm�yor. ��f�r, "Teyzecim biraz daha h�zl� �ek" diyor. Teyze tekrar y�kleniyor kap�ya, yine kapanm�yor. "Teyze biraz daha kuvvetli. ��yle iyice �ek." diyo ��f�r. Kad�n h�zl�ca �ekiyo, yine kapanm�yo kap�. Sonra ��f�r, "Teyze. Kuvvetli kuvvetli... ��yle kolundan tut kap�n�n, iyice bi �ek." diyo. Kad�n kap�y� bir kere daha ��yle kuvvetlice �ekiyor...

Kap�n�n cam� k�r�l�yor.

Ya�l� teyze min�b�s ��f�r�ne d�n�yor ve "Kusura bakmay�n. �ok �z�r dilerim. �ok utand�m." filan diyor. ��f�r abimse, "Ne �z�r� be!! Zittin kap�y� da pencereyi de, otur yerine." diyor. Tabi min�b�ste herkes dumura u�ruyor.

Bir turnuva i�in yurtd���na gidilmi�, bir �ehirden di�erine aktarma yap�lacak. Nereden binilece�ini bulmaya �al���yoruz g�ruh halinde. O s�rada "�� Hatlar" kelimesinin ingilizcesini unutan ben, yan�mdaki arkada�a, "Ya i� hatlar ne demekti?" diye soruyorum. O s�rada �n�m�zde y�r�mekte olan antren�r d�nerek, "�� hatlar, �lke i�inde gidip gelen, demektir" diyor ve ben sadece, peki diyebiliyorum.

Arkada�lar Alanya'ya tatile gitmi�ler. �e�itli oyunlarlan para kazanma gayesi icinde bulunan esnaflardan biri kendini geli�tirmi�, bungee jumping olay�na ad�m atm��. Hayat�nda ilk defa kocaman bi borunun tepesindeki tahtadan, ayaklar�na halat bagl� elemanlar�n a��ag� atlad�g�na tan�k olan insan�m�z da olay� izlemeye koyulmu�. Bizimkiler de seyir i�in yerlerini alm��lar.

Adam atlam��� hoooop. Sonra arkadaki kar� kocan�n diyalo�u onlar� asfalta yat�rm��:

- La lalala anaa atlad� la!

- Hhaah la harbi atlad� anaa...

- �ld� lan... �ld� bak.

- Yok lan ne �lmesi ��rp�n�yo. Daha �lmedi.

Bir g�n otob�se bindik gidiyoruz. Bir sonraki durakta ya�l�ca bir kad�nla k�z� durakta otob�s� bekliyo ama otob�s t�kl�m t�kl�m. Biz dura�a yana��r yana�maz teyzem, ya�l� kad�nlar�n binememe korkusunun verdi�i heyecanla otob�s�n kap�s�na do�ru at�l�yor ve biniyor. K�z� saf, ve hatta geri. Geride kal�yor do�al olarak. �n kap�dan art�k kimse binemeyince arka kap� a��l�yor ve gerili�in verdi�i heyecanla arka kap�dan binen zavall� k�za annesi ��yle ba��r�yor:

- K�z�m ben �nden verdim. Sak�n sen arkadan vermiyesin.

Herkesin �ocukluk an�lar�nda i�ren� bir yeri olan bayram ziyaretleri esnas�nda ya�and� bunlar. Ben gayet han�m han�mc�k oturup, "nas�ls�n�z, saolun iyiyim siz nas�ls�n�z, nas�l olal�m her zaman ki gibi i�te" muhabbetleriyle bo�ulurken, birden konu her nas�lsa h�rs�zlardan a��l�yor ve kar��mdaki �i�man azman� kad�n a�z�ndan salyalar ak�tarak �u hikayeyi anlat�yor:

Ge�enlerde benim k�z�n evine girdi h�rs�z, her�eylerini (bu b�l�mde yar�s�ndan fazlas� atmasyon biss�r� e�ya say�ld�) alm�� g�t�rm�� mahfoldular valla. Eve giren hizmet�i yapt� kesin. Zaten belliydi o k�z�n u�ursuz m�sibet bir�ey oldu�u, ben hemen anlam��t�m. Neyse efendim k�z� yakalatt�k kendi �abalar�m�zla malesef polis pek yard�mc� olmad�, ama gelin g�r�nki k�z bir t�rl� itiraf etmiyo. Etse git�ez polise teslim edicez. Etmedi, i�kence falan da yapt�rd�k ama a�z�ndan laf alamad�k biz de e�yalar�m�z�n �al�nd���yla kald�k.

O daha, "Memleketin �ivisi ��kt� valla. Temizlik�iye de mi g�venemiycez" �eklinde devam ederken ben dumurdan dumura ko�arak i�kenceyi kime yapt�rd�klar�n�, memlekette �smarlama i�kence yap�p yapmayanlar�n olup olmad���n� ve bu i�in belki de mafyaya havale edilmi� oldu�unu d���nerek zavall� k�z�n haline ac�yordum. Bir daha da asla bayram ziyaretlerine kat�lmad�m.

Bizim pek parlak olmayan bi arkada� var, sa�olsun bizi de �ok g�ld�r�r. Ge�en g�n oturuyoruz, abla da walkman dinliyo. Walkman de ba�ka bi abimizin. Bi saat kadar bi�iler dinledikten sonra abla abimize soruyo: "Bug�n Michael Jackson'�n do�umg�n� m�? B�t�n radyolar Michael �al�yor." Bunun �zerine abimiz walkmanden Michael kasedini ��kar�nca hepimiz iptal oluyoruz.

�imdi ge�enlerde arkada�larla arabayla B�y�k �ekmece'ye do�ru gidiyoruz. Yolda yap�lan bir kule var; o y�ne giden bilir; Anten kulesiymi�. Tepesinde de d�ner restoran olucakm��. Belli saatlerde d�necek falan. Arkada�lardan biri sordu, bu ne yav? diye. Anlatt�k. Tepesinde d�ner restoran olucak, dedi�imiz anda dumuru yap��t�rd�: Onun tepesinde d�ner yedi�imi d���nemiyorum bile...

Orta ya�l� bir �ift karavanlar�yla tatile ��k�yorlar. Deniz k�y�s�nda bir Karavan Park bulup yerle�iyorlar. Bir saat i�inde etraf doluyor, her yanda karavanlar beliriyor. Bir ara kad�nca��z sigara almak i�in yak�nlardaki bakkaliyeye kadar uzan�yor. Yirmi dakika sonra d�n�p karavan�n kap�s�n� a��nca, kendine art�k epeyce dar gelen slip mayosunu giymeye u�ra�an kocas�n�n, arkadan g�r�nt�s�yle kar��la��yor. Bu manzara, seneler sonra kad�n�n, kocas�n� son derece �irin ve hatta seksi, ve hatta errkkeekk bulmas�na sebebiyet veriyor. Kad�n adama sessizce yakla��p, slip mayonun alt�nda kalan k�s�mlar� elleriyle yokluyor. Ard�ndan en Sharon Stone sesiyle adam�n kula��na, "Tatile ho� geldin kocac��m" diyor. Bu noktada adam y�z�nde mutlu bir g�l�msemeyle kad�na d�n�yor, ve i�te kad�n o anda yanl�� karavanda oldu�unun bilincine var�yor.

Dolmu� geyiklerine bir ek de benden (i�ren� giri�). Okuldan eve lanet dolmu� seferlerinin birinde dolmu� alakas�z bir yerde durdu ve �ok g�zel, mini etekli bir bayan bindi. Ben en �n s�rada, en solda oturuyordum. Bayan gelip benim yan�ma, ��f�r�n dikiz aynas�ndan g�rd��� b�lgenin tam orta yerine oturdu. Bu andan sonra dolmu� yalpalamaya ba�lad�. Sa�dan soldan "Nap�yosun karde�im!" falan gibi korna sesleri y�kseldi. �akt�rmadan e�ilip ��f�re bakt���mda, g�zlerini dikiz aynas�ndan ay�ramad���n� g�rd�m. Bir ka� dakika sonra ��f�r kenara �ekti ve ��yle dedi:

"Bayan. K�l���n�z uygun de�il, kaza yapaca��z l�tfen inin!".

Ohaaaa!!!! Bayan y�z�nde 1500 derece s�cakl��a sahip, dolmu�tan indi. Biz yolumuza devam ettik.

Bir s�permarketin servisi ile eve d�nerken, arka s�radaki iki kelli felli adam�n konu�malar�n� dinledim utanmadan.

- Ya bizim hoca efendi �ok bilgili, sohbeti g�zel bi adam, degil mi?

- Yaln�zca sohbeti mi... Fizigi de g�zel, �ok yak���kl�.

- �yle, �yle...

Olay�m�z Sar�yer Taksim minib�slerinde ge�mekte... Kravatl�, d�zg�n giyimli bir adam inmek i�in aya�a kalkar:

- �of�r bey. M�kemmel bir yerde inebilir miyim? (Herkes kopar)

Minib�s sa�a yana��r. �of�r:

- Tabi buyrun. Size lay�k de�il ama... (Bu sefer daha beter)

Abi �niversite s�nav�nday�m, cevap ka��tlar� 100 soruluktur biliyosun, ama soru kitap����nda 88 soru vard�r. K�z�n biri aya�a kalk�p aynen �unlar� s�yledi: "Pardon bakar m�s�n�z? Benim soru kitap����mda 88 soru var. 12 sorum ��kmam��, l�tfen de�i�tirir misiniz?"

Komik de�il ama olsun. Millet ibret als�n.

Bir k�� g�n� ak�am� vapurla �sk�dar'a d�n�yorum. Hava manyak so�uk. Ama tabi delikanl� T�rk genci naapar? Vapurun k�� taraf�nda sigara i�er, ben de �yle yap�yorum. K�� taraf�nda benden ba�ka �� herif vard�, ikisi birbiriyle hararetle konu�uyorlar, ���nc�s� ben gibi sigara i�iyo. Neyse yolculu�un ortas�nda konu�an iki herif kavga etmeye ba�l�yolar, k�f�rler g�rla. Derken bu olayla ilgisiz ���nc� herif i�e kar���yo, "Ayr�l�n ulan. ��erde aile var, �oluk �ocuk var. Ne k�frediyonuz?" diye. Bu ��� birbirine giriyor, baya bi dala��yorlar. Olay�n �oku i�indeyim ben bu arada. Derken i�erden zebellah gibi bi herif ��kt�, "Lan ak�am ak�am ne carcara ediyonus e��olue��ekler" diye bu ���ne dald�. ��in geyik yan�, bu i�erden ��kan adam hepsini birden d�vd�, a��zlar�n� burunlar�n� k�rd�, sonra gayet sakin i�eriye ge�ti, yerine oturdu. Ben art�k yo�un dumurdan i�ti�im sigaray� unutmu�um.

Mevzu, Kad�k�y - Emin�n� - Karak�y �al��an yolcu motorunda ge�iyor. Motorun �n�nde tak�l�yorum, kahraman�m�z kalkmak �zere olan motora biniyor ve teknenin nereye gitti�ini soruyor. "Emin�n� ve Karak�y" deyince vatanda�, "Ne taraf Karak�y'e gidiyor?" diye gayet ciddi ve bir o kadar dumur bi soru daha soruyor. Daha inan�lmaz�; "Alt kat Emin�n�, �st kat Karak�y" yan�t�n� al�nca te�ekk�r ederek �st kata do�ru ilerliyor.

Rumeli - Hisar�st� otob�s�yle Taksim'e do�ru gidiyoruz. Adam�n biri Be�ikta� dolaylar�nda gayet aceleci bir tav�rla "Kaptan orta kap�y� rica edebilir miyim?". Bizim �of�r olaya hakim: "Tabi abi ay�p ettin. Al g�t�r. Senden k�ymetli mi?

�ki arap ev arkada��m vard�, malum paras�zl�ktan onlara dayand�m maddi anlamda. Sayelerinde arap�ay� da s�kt�m, gak guk eder hale geldim. Neyse. Bunlar�n bi arkada�lar� geldi eve misafirli�e, ben var�m evde. Adam chat pat �ngilizce biliyo; e arap ne kadar konu�abilir ki �ngilizce'yi. Adama nerede oturdu�unu sordum. Verdi�i cevap: There is a BAKKAL stand left BAKKAL go straight AHEAD. Alla-h�ssamed lem YEL�D, ve-lem YULED velem yekullehu kufuven AHEAD..! Dumur oldum, AM�N dedim konu�mad�k. (�� dil bir insan edemiyo demekki diye d���nd�m, dil �renme merak�m da kayboldu gitti abi.)

Ankara'da belediye otob�s�nde gidiyoruz. Otob�s kalabal�k ve �of�r heralde ge� kalm��, bayaa h�zl� gidiyo, duraklarda falan da fazla beklemiyo. Bi durakta ya�l� bi kad�n inecek. Kad�n inmeden �of�r kap�y� kapat�yo. Kad�n �of�re "Geri zekal� adam" diye ba��r�yo. ��f�r amcam da; "Kendi diyen kendi olurmu� bi kere" diyo.

Evet ger�ekten bunu diyo...

Sahil dolmu�una binmi�im, rahat rahat gidiyoruz. I��klarda bir gen� bayan biniyor. Sakin sakin giderken telefonu �al�yor; cebi yani. Konu�ma ��le:

"Alo... Efendim?.. Duyam�yorum seni... Tek mi? Mmm, yegane olmal� heralde... Yegane, yegane!.. Ne? Ya anlamad�n m� sen beni? Neyse bo� b�rak oray� ben gelince yapar�z. Tamam, oldu. Bayy."

Oha be! �nemsiz bir kare bulmaca i�in cep telefonunu arayan zihniyet, in�allah bir g�n uydu arac�l���yla da bulmaca ��zer, biz de dumur �st�ne dumur olur, a��z a��k kal�r�z.

�stanbul'da, bi minib�ste giden arkada��m�z �ndeki iki amcan�n muhabbetine k�sa s�re kulak misafiri oluyo ve �unlar� duyuyo:

�nsanlarda hi� insiyatif kalmad� azizim. Hepsi e��ek oldu, keraneci oldu.

�al��t���m gazeteden, bir haberi izlemek i�in g�revlendirilmi�tim. Haber, uzayla kafay� bozan bir T�rk yazar�n NASA'y� mahkemeye vermesi olay�yd�. ��nk� T�rk yazar, (bundan sonra ad� Fatih �atallar olarak an�lacakt�r) "Arkada� ben bir kitap yazd�m. Benim orda baz� teorilerim var. Bu teorilerimi NASA �ald�. Kendi fikirleriymi� gibi d�nya aleme duyurdu. Ben haks�zl��a u�rad�m." demi� ve NASA'y� mahkemeye vermi�ti. Nihayet dava g�n� gelmi�, bizler de davay� izlemek �zere Kad�k�y'deki mahkemeye gitmi�tik. Mahkeme salonuna girdik. Mahkeme kap�s�nda bekleyen m�ba�ir, kafas�n� hafif d��ar� ��karm�� ve taraflar� �a��rmaya ba�lam��t�; Fatih �atalaaaarr ... NASAAAAAAA...

Ben mahkeme salonunda karn�m� tutarak g�lerken, (sahi insan g�lerken niye karn�n� tutar?) hakimin beni d��ar� kovmas�yla kalm��t�m.

Profesyonel bir foto�raf�� olan, Alman bir arkada��m, tatil i�in T�rkiye'ye gelmi�ti. Bana T�rklerin nas�l ayin yapt�klar�n� merak etti�ini ve ayinden foto�raflar �ekmek istedi�ini s�yledi. Ben de, bir cuma g�n� Beyaz�t Camii'ne gidebilece�ini s�yledim ve foto�raflar� �ekerken, insanlar�n burnunun dibine girmemesi i�in de �zellikle ricada bulundum. Micheal bu ricam kar��s�nda endi�elendi ve "niye k�zarlar m�?" diye sordu. Ne de olsa bir ayin oldu�unu, foto�raflar�n�n �ekilmesinden ho�lanmayabileceklerini ama burunlar�n�n dibinde de olmad��� s�rece, k�zacaklar�n� sanmad���m� s�yledim. Micheal, makinelerini y�klendi ve bir cuma namaz�n�n foto�raflar�n� g�r�nt�lemek i�in Beyaz�t Cami'ne gitti. D�nd���nde Micheal acayip bir korkuyla neler oldu�unun anlatt�; "Makinelerimi onlardan biraz uzak bir yere kurdum. I��k ayarlar�n� yap�yordum. Tam o s�rada y�zlerce insan kafas�n� bana do�ru �evirdi. N'ap�cam� �a��rd�m, makinelerimi toplad���m gibi ka�t�m. Fena halde dayak yiyecektim."

O korkmu� halde bunlar� anlat�rken, ben g�lmekten bir "S" harfi olu�turmu�tum. O kafa �evirmelerinin ibadetin �ekli oldu�unu s�yledi�imde Micheal benden beter haldeydi.

Arkada�larla minib�se binmi�tik, a�z�na kadar dolu, bir de iki b�kl�m gidiyorduk. Ve dayan�lmaz bir ses, bir �ocuk a�l�yor, 2-3 ya��nda. �ocu�un yan�ndaki ya�l� adam ona aynen ��yle dedi:

- Sus g�zelim. Sus yavrum. Sana sayg�m var...

Ne demeye �al��t� annamad�k ama �ok g�ld�k.

Ge�enlerde yine otob�ste bezgin bir �ekilde oturuyorum. Yan�mda �ok tonton ya�l� bir amcan�n oturdu�unu farkettim. Amca 70'lerinde filan. Hafif �ne e�ilmi�, iki eliyle bastonununa dayanm��, �yle etraf�na bak�n�yordu. Derken bir duraktan ya�l� bir kad�n bindi. Ama g�rseniz her yerinden naletlik akan bir kad�n. Tam da bizim kar��m�za oturdu. Yan�nda yine kendisi gibi haval�, ya�l� bir kad�n var. Be� dakka ge�ti ge�medi, hemen muhabbete ba�lad�lar. Tanr�m hi� susmuyolar. Biri diyo, ben Fransa'da ya��yorum, �b�r� �ngiltere'de. Bunlar konu�urken nalet teyze otob�s�n kendi istedi�i yere gitmedi�ini farkedince, ��f�re "Nereye karde�im yanl�� yere d�nd�n." diye ba��rmaya ba�lad�. Ard�ndan bombay� patlatt�: Ben b�t�n Avrupa'y� gezdim, hi� b�yle rezalet g�rmedim. Yan�ndaki kad�n da onaylayarak, ba��n� yukar� a�a�� oynat�yordu. Hemen atlad�m; "Han�mefendi, b�t�n Avrupa'y� gezmi�iniz, bravo da, her yerde otob�sler duraklarda durur, dura�a gelince inersiniz." dedim. Yan�mdaki amcayla g�z g�ze geldik, beni onaylad�. �lk durakta kad�n indi, taksiye bindi. Yan�mdaki amca durdu, durdu ve, "Kad�n b�t�n avrupay� gezmi�mi�. �yi halt etmi�. Avrupal�lar�n heppsi nah b�yleeee!" diye elini bastonundan �ne uzatarak, "TOP" manas�na gelen hareketi yapt�. B�t�n otob�s yerlere yatt�k g�lmekten. Kimse amcadan b�yle bi�ey beklemiyordu.

Abi s�n�fta birbirlerine yaz� yollayan z�rtopaozlar vard�r ya, ge�en bizimkiler beni arac� ettiler. Herif k�za "Ta� Gibisin Yavrum" yaz�p, bi de ka��da nazar boncu�u takm��. ��e bak ya H�H!!

May�s ay� civarlar�nday�z. Tatil yapmak i�in Antalya'ya; yol paras�n� bele�e getirmek i�in de, otostopla gidecektik. Afyon'dan sonraki yol ayr�m�na, normal ve sorunsuz vard�k. Tam Varan tesislerinin orda bir �ahin durdu, Antalya'ya gitti�ini s�yledi, sevin�le atlad�k arabaya. Arkada��m �nde oturmu�, s�r�c�yle sohbet g�revini ifa ediyordu. Bense arkada oturmu�, onlar� dinliyordum. Arkada��m adama Antalya'da ne kadar kalaca��n� sordu�unda, adam�n, "��, be� g�n kal�r�m. Bir turist kar� bulursam bir hafta, on g�n kal�r�m" demesini hi� yad�rgamam��t�m. Taki yanda katlanm�� �ekilde duran TAN gazetesinin �st�ndeki haberi okuyuncaya kadar:

Tatilini Antalya'da ge�iren Alman k�z� Claudia, T�rk erkeklerine bay�ld�. Ama bu mevsimde nerden bulacak kendisiyle ilgilenecek T�rk erke�ini!

Gazetenin o b�l�m� okunmu�, arka koltu�a at�lm��, ve direk Antalya'ya yola ��k�lm��t�. T�rk'�n �abuk karar verme yetene�inden, bir ku� kadar �zg�r ya�ad���ndan ��phe edenlere ithaf olunur.

Binlerce ki�inin atlay�p z�plad��� Metallica konseri saha i�i ortam�nda, konser bittikten sonra yan�m�za yakla�an, ke�iye benzeyen bi arkada� bize ��yle bir soru y�neltti:

- Bakar m�s�n�z ayakkab�m�n tekini g�rd�n�z m�?

Ya�ad���m�z bu dumuru torunlar�m�za bile anlatmay� planl�yoruz. Biz ortamdan s�yr�l�rken �ocu�u ciddi ciddi a��k trib�nde gezinirken g�rd�k.

Ak�am okulda son iki ders tarihti. Hoca amfideki 400 ki�iyi susturup, dersin �nternet sayfas�n� g�stermeye yeni ba�lam��t�. Arkas�nda sinema perdesi gibi bi browser ekran�, ugra��yodu garibim. Derken olan oldu ve kad�n son gidilen sitelerin listesini a�t�. Amfide tek t�k g�l��meler. Ve evet ���nc� s�rada bir adres: "www.orgazm.com" Hoca ge� de olsa fark etti ve hemen listeyi kayd�rd� en alta kadar. Tam konu�maya ba�l�yordu ki hepimiz koptuk g�lmekten; bir adres daha: "www.playboy.com"

Hayat�m�z�n mucizesi diyebilece�im ve akl�ma her geldi�inde g�lmekten geberdi�im olay Emin�n�nde, Kad�k�y Vapur �skelesi'nin yan�nda oluyor. Lise �a�lar�nda �� ahbap �avu� bal�k tutmaya gidiyoruz. En f�rlamam�z olan Cem, misinay� epeyce �evirip f�rlat�yor ama denizden o cup sesi bir t�rl� gelmiyor. Misinay� geri sarmaya ba�lad���m�zda iskeleden yeni kalkan �ehir hatlar� vapurunun a��k olan �st kat�ndan, hayat�m�zda hi� duymad���m�z k�f�rler ediliyordu. G�zlerimizi o tarafa �evirdi�imizde k�f�r edilen ki�ilerin bizler oldu�unu g�rd�k. Elimizdeki gergin misinay� takip etti�imizde i�nenin, adam�n kula��na sapl� oldu�unu g�rd�k. Ve o anda ipler koptu bizde...

Bi tan�d�k eleman var, t�p'ta okuyo. Konu, kafadaki kemikler. Bu bi yerden kafatas� buluyor (ger�ek kafatas�), eve getiriyor, �ene kemi�ini ay�rmas� laz�m. Anneyi bir bahane uydurup evden uzakla�t�r�yor. Sonra kafay� bi tencereye koyup i�ine nohut dolduruyo. Suyu da koyup kaynatmaya ba�l�yor. Ama�, kaynay�p geni�leyen nohutlar�n i�erden bas�n� yap�p �ene kemi�ini kafadan ay�rmas�. Ama anne durumdan k�llan�yo ve yar�m saat sonra eve d�n�yo. Bizim eleman da o s�rada art�k tuvalette midir, nedir, olaya uzak. Kad�nca��z mutfakta kaynayan tencereyi g�r�nce merak edip bak�yo ki bi kurukafa, g�z �ukurlar�ndan falan nohutlar ��k�p duruyo.

Kad�n bay�lm�� ve bir hafta dili tutulmu�. Bu ger�ek bi hikaye, hani anlatiim dedim...

Amcamla beraber otelin birine gitmi�iz, amcam resepsiyonda Tokyo, Lonra, ve Newyork'un saatlerini g�r�r ve g�revliye sorar: "Yaf Tokyo'nun saati bizimkiyle ayn�ym�� ha?" G�revli, "Yok abi yan tarafta �stanbul'un saati vard�, d��t� k�r�ld�. Tokyo'nunkini bizim saate g�re ayarlad�k.

Olay Kadik�y - Pendik hatt�n�n g�zide bir minib�s�nde geldi ba��ma. Mira� Kandili'nin oldugu g�n�n ak�am�st� minib�ste sakin sakin otururken b�y�kl�, g�zl�kl�, zay�f bir adam bindi. Adam bu m�barek g�nde bizleri g�ld�rmek i�in g�nderilmi�ti, o se�ilmi� ki�iydi. �nece�i yere yakla�t���nda aya�a kalkt�, "Kaptan, m�barek bir yerde indirir misin?" dedi.

Servis ��f�r�m�z i�ren� espriler yapan bi adamd�. Ona bi ceza vermeye karar verdik. Kay�t cihaz�n� elimize al�p, y�l���k a�k hikayelerini anlatt�rd�k (Amcam evli!). Daha sonra kaseti evine postalad�k. Amca iki g�n bizi almaya gelemedi, sonradan ��rendik ki; kar�s� ve 17 ya��ndaki o�lu bir olup d�vm��ler adam�.

Bir g�n arkada��mla evimin yak�n�ndaki bir duraktan min�b�se bindik. Mib�s�n �n cam�nda kocaman puntolarla ��f�r�n cep numaras� yaz�yordu, fazla umursamad�k ama g�ze bat�yordu; beni ara, diye baar�yordu resmen. �nece�im yere yakla��nca ��f�r�n numaras�n� �evirdim, "M�sait bi yerde b�rak�r m�s�n abi?" dedim. Adam afallad�, as�ld� frene. Min�b�s yar�ld� g�lmekten.

Trenle Ankara'dan �stanbul'a giderken Eski�ehir yak�nlar�ndaki bir kasaba istasyonunda durduk. Duvarda �u yaz�y� g�rd�m: "Her gen� k�z�n bir sevgilisi vard�r, ama her gen� k�z�n bir komando sevgilisi yoktur." Hat�rlad�k�a hala g�lerim.

Lisedeyim, baya bi ge� kalm���m okula, otob�se atlad�m hemen. Paso alma sezonunu ka��rm��t�m. K�l ��f�r "Paso" dedi, bende "yok" dedim, "bu sene alamad�m. Hem �zerimde okul k�yafetleri var niye yalan s�liyim?". Sonra ��f�r efendi kitaplar�m� ve defterlerimi bir ��retmen i�tenli�iyle kar��t�rd� ve dumur vakti: "H�mm sen ger�ekten ��renciymi�sin ama yaz�n biraz k�t�!".

Bodrumda otob�sten indik, otel aramaya ba�lad�k. Netekim G�le� Motel ad�nda nohit lobi, bakla resepsiyon bir yer bulduk kendimize. Barlar soka��na epey uzak, hatta �evresinde Bodrum'un yerlilerinin oturdu�u evler var. Otelin arkas�ndaki dar sokakta y�r�y�� yaparken duvarda elle yaz�lm�� ��yle bir ibare g�rd�k:

Dikkat! K�peklerinizi orta yere s��t�rtmay�n. Soka��m�zda k�pek boku istemiyoz. Muhtar.

Arkada��m Caddebostan'dan Kad�k�y'e gitmek �zere dolmu�a biniyor. Malumunuz Alt�yol'daki bo�an�n orada inecek. Alt�yol'a vard�klar�nda yan�ndaki ba��rt�l� han�m da inmek �zere hamle yap�yor ve ��f�re, "karde�, �k�z�n orda ineceeedim" diyor! ���...

3-4 y�l �nce arkada�larla gezip tozarken bir b�fenin �n�nde su falan almak i�in durduk. Kar��s� postaneydi. Adam�n biri geldi ve �z�rl� vatanda�lar i�in yap�lm�� olan al�ak telefon kul�besine girdi. Hem telefon ediyor, hem de "Ulan anuna koyim ne al�ak yap�yolar �u kul�beleri be!" �eklinde s�v�yordu. Konu�mas� bitti ve ��karken kafas�n� vurdu. "Hay skyim ben b�le PTT'yi be!" dedi ve uzakla�t�. Hemen d�n�p bir su da ben ald�m, kafama diktim, sinirim yat��mad� gene de.

Yolda kaz� �al��mas� yap�l�yo. �� makinas� ufak bi su birikintisine h�zl�ca dal�nca, ��kan su ben dahil, orda mel mel yap�lan i�i izlemekte olan t�m ahaliyi �slatt�. Aram�zda 5-6 ya�lar�nda bi ufakl�k vard�. Biz tabi �il yavrusu gibi da��ld�k etrafa. Ufakl��a g�z�m tak�ld�; �ocuk �nce elinin tersi ile y�z�n� sildi, sonra ha�in bi bak�� att� koca makineye, belinden ��kard��� su tapancas�n� ac�mas�z g�zlerle kare��s�ndaki koca makinaya dikti, hi� ac�madan ate� etti... F��k f��k!

C�mert ile Alanya'ya bir m��teriye gittik, fakat "Karantina" soka�� bulamad�k, Alanya''n�n i�inde arabayla gezerken sorup soru�turduk "Karantina" soka�� kimse bilmiyordu. Bir ara d�rt tane �imento kar��t�ran amelenin yan�na yana�t�k, C�mert cam� aralayarak "Afedersiniz Karantina soka��n nerede oldu�unu biliyormusunuz?" gibi bir soru y�neltti. Ameleler bir s�re birbirleri ile bak��t�lar, d�rd� de k�rekleri b�rak�p araban�n yan�na geldiler ve aynen ��yle dediler:

- Bilemedik!

Ben yan koltukta g�lmekten gebermek �zereyken bizim C�mert ��yle ekledi; "Peki size ba�ka bir soru, bir havuzu 4 musluk 2 saatte dolduruyorsa...", �ld�m...

�� icab� Antalya'ya gitmi�tim, bir ak�am arkada��m ile Antalya Kalei�i'ni gezmeye karar verdik. Kalei�i'ne vard�k, baya�� bir gezdik, sonra "art�k gidelim" derken ��k���n nerede oldu�unu bulmaya �al��t�k, sokaklar �ok dar ve kar���k oldu�u i�in ��k��� bulmak zor idi. Soka��n birisine girdi�imizde ��yle bir tabela yaz�yordu "Kandil ��kmaz�", arkada� "Baba, buras� ��kmaz sokak bak, geri d�nelim" dedi fakat ben soka��n sola do�ru devam etti�ini g�r�nce "devam edelim" dedim, soka��n sonundan sola d�nd���m�zde g�rd�k ki o sokak ��kmazm��, ve bir evin balkonunun alt�nda ��yle yaz�yordu "��kmaz arkada� ��kmaz, anlayana"... demek tek salaklar bizler de�ilmi�iz...

Bi keresinde ak�am taksiye bindim, o s�rada Leeds ma�� ba�lam��. ��f�re, abi ma� ka� ka� biliyo musun? dedim, adam ya �ok kibar olmak istedi�inden ya da dili s�r�t��nden ��yle bir cevap verdi: Daha 0-0 efendimiz.

Arkada�, hava ya�murlu, �ok da ge� kalm���m, Kad�k�y'�n ara sokaklar�ndan birinden h�zl� h�zl� dura�a y�r�yorum. Yolun ortas�ndaki b�y�k bir g�lge dikkatimi �ekti, kafay� a��r a��r kald�r�nca �zeri delikli d�rt k��esi ba�l� o i�ren� pankartlardan biriyle kar��la�t�m, bu kutsal kitabenin �st�ne ��yle yaz�lm��t�: "Tekbir D�nerland �ov Ba�l�yor."

Kad�k�y'den Haydarpa�a'ya gidiyorum trene binecem. Giderken de b�felere bak�yom ki girip bi�iler yiyim yol uzun... Bir de ne g�riim, b�fenin vitrininde bir kaat. �zerinde de "Adres tarifi 2$ , yerine teslim 5$" yaz�yo. Korktum d�ner ka� dolar demeye, a� a� gittim Ankara'ya kadar.

Kad�k�y civar�nda vitrinlere bakarken g�sel bi bayan, ki f�st�k gibi denebilir. Miniete�iyle, mini mini yan�ma geldi, o da vitrine bak�yo. E tabi biz de g�z ucuyla s�zd�k. O s�ra vatan�n de�erli abilerinden biri bakmay� fazla abartm�� olacak ki; bayan, "Ne bak�yosun �k�z�n trene bakt��� gibi?" d�ye ba��rd�. Haz�rcevap abi �akadanak yerle�tirdi cevab�: "Trene �nden mi yoksa arkadan m� binsem diye bak�yorum."

Bravo... Bravoooo...

Ge�en gece taksiye bindim. Biraz ilerledik bi k�pek f�rlad� yola. Az kald� �arp�yorduk, zor kurtard�k. Adama, "�yi kurtard�n abi." dedim, �u cevab� ald�m:

- Hayvan herif bakm�yo ki sa��na soluna!

Lisedeyiz...Geometri dersi... Ders kaynas�n diye yapmad���m�z karaktersizlik yok. Hoca tahtaya �ekil �izerken, okulun baya�� yak�n�ndan bir sava� u�a�� ge�ti. Bizden biri:

- Aaa hocam u�ak ge�iyo!

Hocam�zdan cevap:

- Elleme ge�sin!!!

S�n�f komple k�sadevre...

Gecenin ikisi olmas�na ra�men, �n�nden ge�erken �ak�l�p kalmama neden olan o ilan� asan kuruyemi��iye sonsuz te�ekk�rler:

�thal Antep Geldi!

�ok hat�r� say�l�r iki kankam bir g�n k�z arkada�lar�n�n evine gitmek i�in Kad�k�y - Pendik minib�slerine binme �abas� g�steriyorlar. �lk kankam binerken, �teki arkadan yanl��l�kla onun harley botlar�n�n (yeni alm��t� iyi hat�rl�yorum) arkas�na bas�yor ve �at! taban kopuyor, yerde kal�yor. Yerden almay� ve sonra yap��t�rtmay� d���n�yorlar ama minib�s ��f�r�n�n can al�c� bak��lar� ve minib�steki k�zlar�n kopmaya haz�r tav�rlar� onlar� bu fikirden vazge�iriyor. Bunlar eksik taban gidiyorlar k�zlar�n evine. Bu birinci B�l�m.

�kinci b�l�m ise daha trajik. Bunlar geri gelirken minib�se bindikleri yerde taban� aynen dururken g�r�yorlar, hemen al�p cebe at�yorlar sonra geri yap��t�rt�yorlar. B�ylece tasarrufun �nemi ve ehemmiyeti... Ehem neyse fazla uzatm�yay�m; �imdi ikisi de �ok mutlu.

Ge�en yaz bi arkada��mla Dat�a'da �ar��da geziyoruz. Bi eczane g�rd�k, cam�nda da �k�z kadar puntolarla �u ifade:

Alkolikler M�jde!!! Karaci�er yenileyen hap geldi!!!

K�sa anlatacam; �zerine d���nmeye vaktiniz kals�n. Bi turist kiral�k jipini parketmeye �al���yo, bir abimiz de yard�m ediyo:

Come with the ball, come with the ball.!!

Ne diyim?

nelja

E�e�in de bir kula�� vard�r su ka�mamas� gereken...

Bir g�n Bak�rk�y-Taksim dolmu�una binmi�tim. Arac�n �n konsoluna harfli sticker'larla �unlar yaz�lm��t�:

T�RK �OF�R� EN ��TEN DUYGULARIN �NSANIDIR

E, ne var ki bunda, demeyin; devam�n� okuyun:

KEMAL ATAT�RK !!

Ge�en hafta yak�n bir k�z arkada��mla evden ��km��, Be�ikta�-Taksim dolmu�lar�na ko�turuyoruz. Piercing ve d�vme muhabbeti filan. Neyse bindik dolmu�a, ��f�r�n hemen arkas�ndaki koltuktay�z. ��f�r konu�tuklar�m�z� duydu,

- D�vme a�k yaras� gibidir, sende olmad��� zaman istersin, ama olunca silemezsin.

dedikten sonra para �st�n� verdi. Taksim'e nas�l gittik hat�rlam�yorum.

Mekan: Beyo�lu sokaklar�n�n birinde Cafe Pia. Bir hayli kalabal�k i�erisi. Elleri kollar� torbayla dolu bir adam kap�dan i�eri girer, g�z�ne �arpan ilk masadaki her �eyden habersiz ki�ilere sorar: Osman Abi evde mi? Masadakilerin anlams�z bak��lar�na kar��l�k a��klama ger�i duyar: Ben onun avukat�y�m da! Tepki alamay�nca etraf�na bakar ve "Yanl�� geldim herhalde" diyerek uzakla��r.

Hastanedeyim, def-i hacet eylemek �zere bi tuvaletin kap�s�n� �ald�m, amcam i�erden "Geeel" demez mi! Ben olay�n anlam karga�as�ndan hen�z ��km��, elimi karn�ma g�t�r�p ki�nercesine g�lecekken adam "Yok yok gelme!" diye ekledi iyi mi!

An�r�rcas�na g�ld�m ben.

Yaz�n ortas�. Sitenin lang�rt masas�n� kapm���z, oynuyoruz. Tatl�, g�l�mseyen, ya�l�, �u seri �retim teyzelerden biri geldi, bika� saniye bunlar ne bok yiyo burda, der gibi bakt� ve konu�tu:

�ocuk gibi lang�rdak oyn�ycan�za sallanga�lara binsenize!

Ya�l� bir teyze benden kendisini kar��ya ge�irmemi istedi, ben de tamam dedim. Trafik baya yo�undu, biraz uzun s�rd� ge�memiz, neyse ge�tik kar��ya sa� salim. Kad�n kar��ya ge�ti�imizde demez mi: "�ucuuum benim pazar torbalar�m kar��da kald�, onlar� getirir misin?" Ben de k�s k�s kar��ya tekrar ge�tim, ald�m e�yalar� geri d�nd�m. Bi bakt�m kad�n yok! Allah allah, derken me�ersem kad�n biraz ilerideki eve gitmi�, balkondan bana sesleniyor; "Burday�m �ucuuum"

Y�llar �nce bir bayram tatilinde �stanbul-Ankara yapaca��z, tabi bilet yok, gittik Harem'den buldu�umuz tek otob�se bindik. Resmen al�aktan u�uyoruz. Yolda birinci �ay molas� i�in benzinciye girerken bir k�pe�e �arpt�k. Yolcular biraz m�r�n k�r�n ettiler, ��f�r t�nmad� bile. Daha sonra ikinci molaya girecekken otob�s�n �n�nden bir adam can havliyle s��rad�, kendini yolun yan�ndaki tepeye zor att�. ��f�r abim ne dese be�enirsiniz:

- Lan o it de aha bu herif gibi s��rasa idi, can�n� kurtarm��t�!

Sabah servisle okula gidiyoruz. Ben de tam ay�lmam���m, etrafa b�n b�n bak�yorum. Bir de bakt�m t�p arabas�n�n teki araban�n �n�ne cama "Ya sev ya terket" yazm��. Buraya kadar her�ey g�zel. Ama i�in ilgin� yan�, abi ambulanslara �zenip yaz�y� ters yazm�� ki �nden giden �of�r dikiz aynas�ndan yaz�y� d�z g�rebilsin. �lkemin insan� neler yapabiliyor, diye d���nd�m bir kez daha.

Lise y�llar�ndan bir hikaye. Birka� z�p�r arkada��m�z bir hocan�n dersinden ka�may� adet edinmi�lerdir. Bu hoca derslerini zaten tahtaya bakarak anlatt��� i�in, s�n�fla ilgilenmemekte, b�ylece arkada�lar�m�z pencereden bah�eye atlayarak emellerine ula�maktad�rlar. G�n olur devran d�ner, yine bir g�n hocan�n ders vakti gelir. Arkada�lar �antalar�n� haz�rlam�� aportta hocan�n s�rt�n� s�n�fa d�nmesini beklemektedir. Hocan�n d�nmesiyle �nce �antalar pencereden a�a�� b�rak�lmaya ba�lan�r. Ama oda ne? Hoca s�n�fa d�ner ve bunlar� �antalar� atarken yakalar. Sormadan edemez. "Olum nap�yosunuz siz?" En f�rlamas� istifini bozmadan atmaya devam eder ve cevaplar: "Hocam irtifa kaybediyoruz!"

Tatile gitti�imiz Alanya'da {Antalya'n�n bir il�esidir} Bir Alman ve bir Alanya'l� gencin kar��l�kl� ba�r��t�klar�n� duyduk. Oraya do�ru y�neldik. Bizle beraber bir polis memuruda geldi.

Ne oluyor ne bitiyor derken. Polis sordu ne ba��r�yosun Turiste diye

Alanyal� gen�:

- Amirim bu Alman bana k�f�r etti.

Polis:

- Ne dedi sana?

Alanyal� gen�:

- Amirim dedi ki "ben senin gibi delikanl� T�rk'� l�leden yer! d�b�rden ..kerim!"

Ge�en yaz bizim mahalledeki potalarda basketbol oynuyoduk. Bi arkada��n annesi balkondan ��kt� ve basket oynayan o�luyla aras�nda �u diyalog ge�ti:

- Emre seni bi arkada��n arad�.

- Kim arad�?

- Hasan.

- Ne dedi?

- Alo Emreyle g�r��ebilir miyim!

Ge�en yazd�. Ak�am sahilde i�iyorduk hep beraber. Derken samimi bir arkada��m, k�z arkada��n� evine b�rakmak �zere aram�zdan ayr�ld�. Yar�m saat sonra telefonum �ald� ve arkada��n k�z arkada�� ��kt�. Bana biraz �nce erkek arkada�� Tolga'n�n kendisini arad���n�, sesinin k�t� ��kt���n� ve tekrar kendisini arad���nda evde bulamad���n� ve �ok merak etti�ini s�yledi. Biz de �abuk bir �ekilde Tolga'n�n evine gittik, kap�s�na kadar ��kt�k ve ayn� anda zili, kap�y� ve telefonunu �ald�rd�k. Telefon d��ar�dan duyulmas�na ra�men kap� bir t�rl� a��lm�yodu. Tolga'n�n i�kili oldu�unu bildi�imizden merak�m�z daha da artt� ve g�r�lt� ��karmaya ba�lad�k. Derken merdivenlerden ayak sesleri duymaya ba�lad�k. Bakt���m�zda ayak seslerinin 2 tane jandarma oldu�unu g�rd�k. �ans�m�za Tolga'lar�n alt kat�nda bir tane general emeklisi kal�yormu� ve jandarmalar 24 saat n�bet tutuyormu�. Bu s�rada Tolga'n�n k�z arkada�� Bal�m da yan�m�za geldi. Jandarmalara durumun ciddiyetini anlatt���m�zda komutanlar�na haber verdiler. Komutan da k�sa s�rede yan�nda bir tabur asker ve bir �ilingir ile yan�m�za geldi. Bu s�rada jandarma erlerinden Z�lfikar isimli �ah�s�n biz kap�da b�y�k bir tela�la beklerken s�yledi�i: "Adam�n biri bunun gibi kendini asm��. 15 g�n sonra bulduk." laf� bi yandan tela��m�za tela� katt�, di�er yandan daha sonralar� hat�rlay�p g�z�m�zden ya� gelinceye kadar g�lmemize neden oldu. Sonunda �ilingir kilidi s�kerek kap�y� a�t�. Hepimiz bir odaya dald�k. Sonunda Tolga'n�n odas�na girdi�imizde Bal�m'� yataktaki Tolga'y� sarsarken g�rd�k. Bi anda odada biz 4 arkada�, 1 komutan, 5 tane de jandarma eri Tolga'ya merakla bakarken bulduk kendimizi. Derken Tolga'n�n "Ne var ya darbe mi oluyor?" laf� i�imize su serpti. Tolga'n�n o andaki y�z ifadesini hala hat�rl�yorum ve bir daha da unutaca��m� sanmam. D���n�nce acayip geliyor; uyan�nca odan�zda silahl� askerler, k�z arkada��n�z ve 4 yak�n arkada��n�z. Ben kendimin ne d���nece�ini kestiremiyorum.

Bir tan�d���, bir g�n annesi i�ten ar�yor ve diyor ki, olm gel karde�inin ni�anl�s�n� istemeye gidicez. Sorun etmiyo tan�d�k ��nk� k�z�n ailesiyle bunlar zaten uzun zamand�r dostlar. Her neyse eve gidiyolar, oturuyolar, tam o s�rada tan�d�k sal�veriyo... Hi� kimse duymam�� gibi yap�yo ama m�mk�n m�; nas� kokuo, nas� kokuo... Olay�n verdi�i utan�la ben ka�iim dio ancak duruma �ok sinirlenen annesi, kap�da herkesin �n�nde; "Bununla yetinmeyiz, bi dahakine s��maya da bekleriz." diyerek o�lunu rezil ediyo.

Apartmanlar�n ortas�nda bi �ardak vard�, arkada�larla sabahl�yoduk. Gecenin bi yar�s� aram�zdan bi arkada��n annesi 3.kat balkonundan "Emreee ���yo musun yavrum, k�lotunu at�y�m m�?" dedi. Bizim Emre de seke seke ko�up balkonun alt�na gitti. Biz girdiimiz �okla u�ra��rken annesi bi mont att� a��aya.

Me�er pilot(mont)'unu at�y�m m� demi�.

Ben bi keresinde ehliyetimi kaybetmi�tim. �zmir'de Trafik B�lge M�d�rl���ne gittim sabahtan, ehliyet yenileme i�lemleri yapay�m diye. Soora farkettim ki fotoraf�m yok. Bi yer bulup fotoraf �ektireyim diye y�r�yordum. Bi de bakt�m bi d�kkan�n �n�nde, hani �u d�rtl� polaroid tipleri amblemi var ya, ondan bi tane var. D�kkan�n i�indeki ya�l� adama "Amca fotoraf �ekiyo musunuz?" dedim. Amcam da "Tabii hemen �ekeriz, sen oturuver �uraya!" diyerek bana d�kkan�n �n�nde duran ufak tabureyi i�aret etti ve i�eri girdi. Ben d�kkan�n �n�nde, kald�r�m hizas�nda otururken ve heralde amca i�eride st�dyoyu ayarl�yor derken adam elinde polaroid makineyle ��k�p gelmesin mi! Kar��ma ge�ti, kald�r�mda y�r�yen insanlar� durdurdu ve bana poz vermemi s�yledi. Ben o ana kadar farketmemi�im, me�ersem arkamda iki kar��l�k falan mavi bi perde varm��. Bu arada ben olay�n �okunu ya�ay�p makineye mel mel bakarken ve kald�r�mda yolu kesilen yayalar sab�rs�zlan�p homurdanmaya ba�larken adam ikinci �oku yaratacak soruyu sordu: "Bu g�zl�kler parl�yo, ba�ka yok mu g�zl���n?" Daha hay�r demeden i�eriye dal�p b�y�kbabas�ndan kalma oldu�unu tahmin etti�im kal�n �er�eveli ve cams�z g�zl�kleri g�z�me takt�.

Allah�m kald�r�mday�m, g�z�mde sa�ma sapan g�zl�kler, elinde polaroid makinayla kald�r�m� do�al st�dyo haline getirmi� bi fotoraf��, kald�r�mda hala bekleyen yayalar ve iki metre dibimden akan yo�un �ehir trafi�i. Ehliyetimdeki fotoraf� g�rmeniz laaz�m.Trafik polisleri g�lmekten ceza kesemiyor.

Lise son s�n�ftay�z. Organik kimya dersi. �ki basamakl� s�navdan tek basamakl� s�nava o sene ge�iliyo. Organik kimya yok yani s�navda. Biz de �yle oldu�unu bildi�imizden dersi hi� takm�yoruz. S�n�fta kimi ba�ka bir ders �al���yor, kimi walkman dinliyor, kimi alt�l� oynuyor falan. Hocam�z �ok k�zd� bu halimize ve s�zl� yapmaya ba�lad� ama yine takan yok. Sonunda aram�zda ayya� dedi�imiz bir arkada�a y�nelerek, "Ali. Oktan ile oksijen reaksiyona girerse �r�n olarak ne elde edilir?" diye sordu ve aya�a kalk�p yan�na do�ru y�r�meye ba�lad�. Bizim ayya� �ok sakin �ekilde aya�a kalkt� ve hocaya, "Ya hoca. B�rak bu oktan i�leri de 6. ayak ne olur onu s�yle." dedi. Biz i�imizden "Tamam. Hoca Ali'yi bir g�zel pataklayacak �imdi." derken, hoca Ali'nin yan�na oturdu ve alt�l� oynamaya ba�lad�. ��in ilgin� taraf�, tutturdular. Ali o sene Gazi �niversitesi End�stri M�hendisli�ini kazand� iyi mi!

Bir arkada��n kat�ld��� uykuda ��renme temelli bir ingilizce kursunda ingiliz ��retmen ve onun orta ya�l�, hafif de fl�rt� konumunda olan hanzo ��rencisi aras�nda kantinin ortas�nda vuk'u bulan tart��madan bir kesit. Hanzo ba��r�r:

- RIGHT SPEAK!... RIGHT SPEAK!...

Be�endik restoran�nda bika� arkada� yemek yiyoruz. Nuri diye bi eleman var, evleri tam be�endi�in kar��s�nda. Yemek yerken bakt�k Nuri'nin annesi garip garip hareketler yap�yo. �lk ba�ta a�a��dan biriyle konu�uyo sand�k sonra anlad�k ki Nuri'yi �a��r�yo. Biz tabi yemek yerken �a��rd���na g�re herhalde �nemli bi�iyler oldu zannettik. Biz de Nuri'yle gittik apartman�n alt�na ve annesi �unu dedi:

- Nuri bi ekmek alsana.

Evet ger�ekten bunu dedi. Daha sonra g�lmekten n'oldu�unu hat�rlam�yom, hat�rlasam onu da yazard�m...

Dolmu�ta, bi adamla �of�r bi �ekilde dala��yolar. O bi�ey s�yl�yo, bu yan�t veriyo, neyse olay kapan�yo, �of�r hi� bi�ey s�ylemiyo. Dolmu� adam�n inece�i yere geliyo, adam dolmu�tan iniyo, arkas�ndan �of�r. yolcular p�rdikkat. �of�r de �yle iri falan de�il, sinek gibi bi�ey. Adama aniden bi �ak�yo �ene taraf�ndan, adam bay�l�yo. �of�r gayet sakin, ge�iyo koltu�a, bas gaza, yola devam.

Mevsimlerden yaz, berbat bi s�cak. Ankara, Sihhiye'de kuzenle otob�s bekliyoruz. S�ca�a daha fazla dayanamay�p hemen ordaki b�feye gidiyoruz bir�eyler i�mek i�in. Kuzen b�fedeki tipe "Bize iki Yedig�n Light" diyor. Tipin verdi�i cevap bizi kopar�yor:

Yedigun Light kalmadi abi, Marlboro Light veriyim mi?

�niversite son s�n�ftay�z. Malum gariban �grenci hali, buzdolab�m�z yok. Neyse bir k�z arkada��n ev sahibesi 1.5 milyona eski k���k b�ro tipi buzdolab�n� satmaya raz� oldu. Ev arkada��m�n abisi Gata'da askeri doktor. Arad�k; ak�am i� ��k��� dolab� ta��maya yard�mc� olacak.

Ankara kumrular sokak. Komandolar yolu kapatm��. Allah allah operasyon mu var, diye d���n�rken bakt�k arkada��n abisi elinde telsiz, �zerinde komando giysisi, ba��nda bere, b�y�k bir ciddiyetle olay� y�netiyor. Bir manga asker ve z�rhl� bir kamyon. Askerler bizim dolab� g�r�nce baya�� kopmu�lard�. Arkada��n yorumu:

Ya abim asl�nda hep komando olmak istemi�ti. ��inde kalm��.

K�raathanede arkada�larla oyun oynuyoruz. Herkes kahve s�yledi. Kahveler geldi. Daha bir yudum alamadan elim tak�ld�, sehpan�n �zerine kahveyi d�kt�m. K�raathane'nin sahibi amcam�z geldi, homurdanarak sehpay� siliyor. Adamdan sehpay� kirletti�im i�in �z�r diledim. Adam kibarca "�nemli de�il, yenisini getiririm." dedi. Bunu g�ren Numan arkada��m sehpan�n ters bir pozisyonda oldu�unu farkedip kahvesini masan�n �st�ne, �n�ne ald�. �ki dakika ge�meden o da kahvesini masaya d�kt�. Adam elinde bez tekrar geldi. Masa �rt�s�n� siliyor.

Numan,

- Size de zahmet oldu. �ok �z�r dilerim.

Adam,

- Masa �rt�s� sarard�ktan �zr�n�n ..m�na koyum. Sen de sehpaya d�kseydin ya!

Okuldan eve d�n�yoduk. Bi arkada� yolun ortas�nda kalakald�. Ne oldu diye d�n�p onun bakt�g� duvara bak�nca hepimiz koyverdik. Duvarda aynen ��yle yaz�yordu: 'Buraya ��p b�rakan anas�n� da b�raks�n' ...

Bi arkada��m vard�, Ku� Serhat derdik ona. Big�n bara k�z tavlamaya gitmi�tik. Ku� Serhat uzun bi aradan sonra g�zel bi k�z ile tan��m��t�. Bar ��k��� bizim ku� k�zla eve gitti. Sabah merakla sonucu sorduk. Ku�, kilolar� g�r�nmesin diye o gece alt�na �ok s�k� bi tayt giymi�ti. �lerleyen saatlerde malum ana gelindi�inde heyacandan �ok terledi�i i�in tayt� �zerinden bir t�rl� ��karamad���n� ve k�z�n da sinirlenip gitti�ini anlatt�. �ok g�ld�k. Ama d�r�st biriydi. "M�thi� bi gece ge�irdik" de diyebilirdi.

Bi g�n anatomi prati�indeyiz. �lk defa kadavra diseksiyonu yap�caz. Hocam�z nas�l yap�cag�m�z� anlat�yo, deriden bahsediyo filan. �ngilizce t�ptay�z ama herkes T�rk�e �ngilizce kar���k konu�uyo. O s�rada arkalarda duran yabanc� bir arkada�, 'How thick is the skin?' diye sordu. Hoca da 'Duyamad�m �ocuklar arkada��n�z ne sordu?' dedi. Yan�ndaki arkada� da gayet sakin 'Skinin kal�nl���n� soruyo.' dedi hocaya. O da ne dedi�ini hoca dahil herkes kopunca anlad�. Sonra hoca d�nd� 'Sana ne lan benim skimden' dedi. �yice yar�ld�k.

Zat-� muhterem bayan arkada��m�z�n birisi i� ��k��� dolmu�a biner. Yorgundur tabi. Dalm�� evde yapaca�� yeme�i d���nmektedir. Bi ara g�z� sol tarafa tak�l�r bi bakar "aaa bizim ev" der, �� saniye sona uyan�r olaya. �nece�i dura�� ge�iyodur. Panikle "�of�r bey m�sait bi yerde iner misiniz?" der. S�r�c� amca haz�r cevap:

Niye? Sen mi kullanacan?

Sabah i�e ge� kalm���m, ko�turup duraktan kalkmak �zere olan otub�se yeti�icem ama biletim yok. Hemen yandaki bilet gi�esinden bilet alay�m. Elimi dar kot pantolunun cebine sokup k�r��m�� bir (bilen bilir) y�zbin liral�k ��kar�p bilet�iye uzat�yorum. Adam hi� y�z�me bile bakmadan al�yor y�zbin'li�i, g�zelce d�zeltip yana koyuyor. Sonra bilet ko�an�ndan bir bileti �zenle kopar�p avucunun i�ine al�yor ve h�rsla s�k�p top haline getiriyor, bana uzat�yor. Ben tahmin edebilece�iniz ruh haliyle gitmek �zere olan otob�se ko�turmak zorunda kal�yorum ve bir hafta kendime gelemiyorum.

Baba �imdi ben Marmaris'e giderken otob�s�m�z Denizli'nin Kale il�esinde duraklad�. Garip gurultular ��karan midemi susturmak i�in tavuk d�ner yiyeyim falan dedim ve hangi b�fe yap�yo g�rmek i�in tabelalara bakt�m. Bakmaz olayd�m.

Tabelan�n birinde yiyecekler ve ingilizce kar��l�klar� vard�. Tavuk d�nerin kar��s�na ise �u dahiyane kelimeler boyanm��t�: REVOLVING CHICKEN. Aynen abi. Bi bira daha alabilir miyim?

Birg�n ��yle bir olaya �ahit oldum:

�ehrin g�be�inde herifin biri iyice gerildikten sonra yola tazyikli bir t�k�r�k f�rlat�r. Bunu g�ren sade ve duyarl� vatanda� "Ya karde�im ay�p de�il mi?" diye ��k���r. Adam hi� istifini bozmaz, sade vatanda�a bir iki saniye bakar, bi de ona t�k�r�r ve h�zla ka�ar. Bense dumur denizinde yelken y�zd�r�r�m.

Olay, bir arkada��m�n annesinin g�zetmen olarak bulundu�u ilkokulu d��ardan bitirme s�navlar�ndan birinde ger�ekle�iyor. D��ardan bitirme s�nav� ya, ya�l� ba�l� adamlar da var s�navda. G�zetmenler s�nav s�ras�nda s�ralar�n aras�nda dola��yorlar. Tam o s�rada g�zetmen bak�yor, adam�n biri sorular�n hi�birine cevap verememi�; ac�yor adama. "Maddenin �� halini yaz�n�z" sorusunu parma��yla i�aret ediyor ve adam�n kula��na e�ilip cevab� f�s�ld�yor: "kat�, s�v�, gaz." S�nav kurulunu dumura u�ratan an cevap ka��tlar� okunurken ger�ekle�iyor. Sorunun cevab�, ka��tlar�n birinde aynen ��yle yer al�yor:

Kat�r, s���r, kaz

Otob�s �stge�itin alt�ndaki durakta durdu�unda hala normal ve de g�ne�li bi g�nd�. �nen inmi�, binen binmi�ti. Tam hareketlenece�imiz s�rada b�y�k bi g�r�lt� koptu. Ya �stge�it y�k�l�yo, ya da deprem felan oluyodu. Otob�ste bi an herkes panikledi. Fakat manzaray� g�r�nce panik, yerini bi kahkaha dalgas�na b�rakm��t�. �nde �obanlar�, yakla��k 20 kadar inek �st ge�itin merdivenlerinden inmekteydiler. Olaydan ��kar�lacak sonu�: �nek kadar olam�yoz!

Abi �ayc�n�n prensibi olur mu, demeyin. Bizim �ayc�n�n cama yazd��� yaz�lar bunlar:

1. S�cak �ay 150.000.TL.

2. Saat be�ten sonra �ay yoktur, �srarc� olmay�n�z.

3 Tek �ay i�in yukar� ��kamam gelip kendiniz al�n.

Bilen bilir; Ankara'n�n genelevi Bentderesi adl� semttedir. Yak�n bi arkada��m var. Lise �a�lar�nda �ocu�un biti kanlan�yo, Bentderesi'ne giden bi dolmu�a biniyo ve genelevin tam kar��s�ndaki dolmu� duraklar�nda iniyo. Ancak yeri tam olarak kestiremedi�inden birine sormaya karar veriyo. Yoldan ge�en orta ya�l� bi amcaya soruyo:

- Abi Bentderesi Lisesi nerede acaba?

Adam bozmadan kar��l�k veriyo:

- Aha kerane kar��da.

Bir g�n ben ve arkada��m �zmir Hatay 'da dola��yoruz. Sohbet iyi, g�l�yoruz falan. O s�rada ya�l� amcan�n teki geldi, durdu ve bize, "�ocuklar ben �imdi buradan gidecem demi?" diye sordu. Biz de, "Tabi amca tabi. Buradan hi� sapmadan d�md�z git." dedik. Bide amcan�n nereye gitdi�ini bilseydik...

Bi arkada� Garanti Bankas�'na para yat�rmaya gidiyo. Yat�r�ca�� para apartman�n ayl�k aidat�. Memur k�z�n yan�na gidip, "Porsuk Sitesi hesab�na yat�r�yorum." diyece�ine, yanl��l�kla "Porsuk Sitesi �erefine yat�r�yorum." diyor. Oradaki herkes koparken han�m k�z�m�z para destesini havaya kald�r�p espriyi patlat�yor:

"�erefe"

Her zaman oldu�u gibi yine birilerinin g�rtla��na ��km���m telefonda, al takke ver k�lah kap���yoruz. (Ben avukat�m da!) Adam teslimat i�in bir aydan a�m�� kap�y�, en sonunda bir haftaya kadar d��m��. Tamam dedim, 3 g�n de benden olsun, sana 10 g�n! Ald���m cevap kar��mdakinin asl�nda katolik dev�irmesi oldu�unu d���nd�rd� bi an i�in; "Sen bana b�yle bir abilik yapt�n madem, Allah da sana tolerans g�stersin avkat bey!" Nas� lan? Bu ne bi�im dua?

Saat ge� olmu�. Art�k okuldan kalkm���z, dolmu�la gelios. Dolmu� bi pazar mevki-inden ge�erken bi amcaya �armpa tehlikesi atlatt�. Dolmu��u da kafas�n� pencereden ��kar�p, "Amca l�tfen kald�r�mdan gider misin?" die rica etti ama bizim amca, "As�l sensin pezevenk. Ben seni kald�r�p sikerim!" dedi ve tabii biz yerlere yatt�k. Dolmu�cu tornavidas�n� al�p, dolmu�tan inip adam�n pe�inden ko�maya ba�lad�. Devam�n� bilmiyorum ��nk� biz g�lmekten yerlere d��m��t�k...

Karde�imle Ankara'dan K.mara�'a gidiyoruz. Otob�s�n arka taraf�nda bir yerlerde oturuyoruz. T�m otob�se hakimiz anlayaca��n�z.

Orta s�ralardan bir adam muavini �a��r�p, �n s�ralardaki gazete okuyan adam� i�aret ederek bir�eyler s�yledi. Muavin, "Tamam abi" der gibi ba��n� sallayarak gazete okuyan adam�n yan�na gitti ve bir�eyler m�r�ldand�. Gazete okuyan adam d�n�p arkadaki adama anlams�zca bakt�, muavine bir�eyler s�yleyip gazetesini okumaya devam etti.

Aradan 10 dk. ge�ti. Bizim adam muavini yine �a��rd� ve muavin yine gazete okuyan adam�n yan�na gitti. Adam yine bir�eyler s�yleyip yine ayn� anlams�z bak��� f�rlatt� arkadaki adama.

Karde�imle ben olay� dikkatle takibe ald�k. Neler olacak diye beklerken bir taraftan da teoriler �retmeye ba�lad�k. Acaba arkadaki adam gazete manzaras�n� kapat�yor diye mi s�yleniyordu? Ya da gazeteye taa oradan otlak��l�k yap�yordu da adam sayfay� �evirince okudu�u haber yar�m m� kalm��t� (Heheh)

Neyse biz b�yle sa�ma salak teoriler �retip e�lenirken adam muavini bir daha �a��rd�. Muavin geldi ve yine gazete okuyan adam�n yan�na gidip bir�eyler s�yledi. Gazete okuyan adam h���mla sayfalar� �evirip bir�eyler arand� gazetede ve buldu. Tuttu ayn� h���mla y�rtmaya ba�lad� gazetenin bir sayfas�n�n�n bir b�l�m�n�. Bir taraftan da s�yleniyordu:

"Olmaz ki can�m! Uyuyacaksa uyuyacak! Tamam vericez dedik ya i�te! Ha �imdi alm��, ha sonra! Ne insanlar var! Ay�pt�r g�naht�r be! Ne kuponmu� yahu!

��e yeni ba�lam��t�m. �ok acemi oldu�um i�in benden tecr�beli bir bayan arkada� benimle g�r��meye gelecekti. Yani anlayaca��n�z g�r��me temelli ikna i�lerinden biri. Neyse bayan arkada�la yola koyulduk. Bismillah daha ilk defa g�rm���m arkada��. Hemen bana erkek arkada��n�n ne kadar m�kemmel biri oldu�unu anlatmaya ba�lad�. �aresiz dinliyordum. Ama bir s�re sonra tepki vermemeye ba�lad���mda susmak zorunda kald�. Bir minib�se binmi�tik. Olay kapanal� yar�m saat kadar olmu�tu. Ben unutmu�tum bile. Birden arkada� bana d�nd� ve ��yle dedi:

- Bu ili�kide en �ok ho�uma giden �ey ne biliyor musun?

Bir an sap�tt�m. Ne diyo bu yaa, diyodum ki i�imden, ikinci bombay� patlatt�:

- Arap�a biliyor.

Herhangi bir�ey s�yleyemedim. Dudaklar�m� b�kerek kafam� sallad�m. Onay verdim.

Mcdonalds'a girmi� a�l�ktan d�nen beynimi adam etmek �zere sipari� veriyordum. Bu s�rada yan�mda duran ve bak��lar�ndan ilerde �ok �nemli bir devlet adam� olaca�� belli olan 10 ya�lar�nda bir s�pa da sipari� veriyordu.

- Bi mekroyal.

- Burda m� yiyceksin?

D���nerek ge�irilen bir ka� saniyenin ard�ndan bir masay� g�stererek:

- Hay�r �urda yiyecem.

Bir g�n �niversitenin kantininde s�rada bekliyorum. �n�mde kantinin s�rekli m�davimlerinden bir k�z da �ay al�yor. �a��rt�c� bir �ekilde k�z �ay�na 5 tane �eker koydu, bir ka� tane de eline ald�. Bunu g�ren kantinci eleman k�za bak�p, surat�nda yay�k bir s�r�tma ile "Bir ka� tane daha al, a�da yapars�n." dedi. Kantinciye helal olsun gibisinden bakt���m� hat�rlar�m.

Tekirda�-�stanbul aras�nda gidiyoruz, �n�m�zde bi otob�s, arka camda kocaman puntolarla bi yaz�:

"Bilmem bu gidi�in d�n��� olur mu?"

O otob�ste olmak istemezdim �ahsen.

Trabzon-Bursa yolunda bi yerlerde gidiyom. "Ne al�rs�n�z?" diyen hostuma "kaave" diom. Yan�mda orta ya�l�, entarili bi teyze oturuo. O da "kola" dio. Soora ben k���k paket�ikleri tek tek sallayarak bardaama koyuyoom. Bu arada mendili de kenara tabii. Teyze dikkatle izledikten soora ona verilen mendili aynen az �nce ��rendii gibi sallayarak a��o ve bardaan i�ine koyuyo. Host kola koymak i�in bardaa ald��nda mendille kar��la��o ve b�y�k alt� g�l�o. Olay� �of�re annat�nca, �of�r, "Olm belki kolas�n� limonlu seviodu." dio. ��renci gurubu g�lmekten bayg�n, mendil sall�o.

Bi k�� g�n� t�kl�m t�kl�m bi �ETT otob�s�nde bu�ulu camlar�n arkas�nda ayakta yolculuk ediyordum. Yan�mdaki bi adam o kalabal��� b�y�k bir azim ve inan�la yararak kolunu koltukta oturanlar�n �st�nden cama do�ru uzatt�. Heralde dura�� falan g�rebilmek i�in cam�n buhar�n� silecek diye d���n�yordum ki amcam b�y�k bir itinayla bi yandan da s�k��a tepi�e cama bi ��p adam �izdi ve bizim �a�k�n bak��lar�m�z onun eserine hayranl�kla bak���n�n yan�nda bir hi� olarak kald�.

Day�m�n oolu anlat�yo, otob�sle giderken arkada��n�n m�desi bulanm�� �ok fena, ��le arka taraflara ge�mi� rahatlamak i�in. Yan�ndaki han�m� da uyarmak istemi� kusmas�ndan etkilenmesin diye:

- Bayan?

- Efendim?

- B��������rtkyloploploploplopguglug�g...

- Allah kahretsin terbiyesiz!

- Pardon yaw...

Bo�az vapurunda huzurlu bir �ekilde kava�a dogru gidiyordum ki birden g�z�m hemen yandan ge�en k�lavuz teknesinin ad�na tak�ld�: "D�zgit III". Yar�lma fasl�ndan ve "Toplagel II", "Sa�yap IV" esprilerinden sonra Anadolu Kava��nda y�r�rken bir �e�me g�rd�m ve bir kez daha yamuldum: "Hac� Bilmemne D�zgit Hayrat�." Ne diyim ki �imdi ey g�zel �stanbul!

Van'da �al��an bir T�bbi M�messil arkada��n ba��na gelen bir olay:

Arkada� �al��mak �zere bir sa�l�k oca��na giderken arabas�yla dar bir sokaktan ge�mek zorundad�r. Ancak soka�a girdi�inde 60 ya�lar�nda bir amcan�n soka��n ortas�nda �n�ne bakar vaziyette (d���n�yor herhalde!) durdu�unu g�r�r. Gayriihtiyari durur ve (ya�l�ya h�rmetten) amcan�n hareketlenece�ini �mit ederek bekler. 5-10 sn. sonra �midi keserek kornaya basar, ancak amcada gene bir hareketlenme yoktur. Camdan ��karak "Amca, �ekil de ge�eyim i�e ge� kald�m." der. Amca aniden ona do�ru d�n�p k�zg�n bir ifadeyle "Farzet ki ben bir a�ac�m, niye rahats�z ediyorsun" der ve ayn� ifadeyle �n�ne d�n�p ayn� pozisyonu al�r. Arkada� konta�� kapat�r.

Ortaokuldayken okula otob�s seferi vard�. Belediyenin k�ya��yd� bize. �oluk �ombalak dolu�ur amcalar� deli ederdik. Bi g�n ��mlerden biri bindi, sinirli bi amca vard� ona sordu:

- Amca son durak nere?

- Kara toprak!

Biz otobosla �zmir'den Didim'e gidiyoduk, o yol �st�nde g�rd�m, ��le d��ar�y� seyrederken. Da�ba�� restoranlar�ndan biri ama, tam yola s�f�r yapm��lar. B��le b�y�k bi camekan�n �st�nde 'Santana �i�b�rek Evi' yaz�yodu, ben tam dumurumu

b�t�n keyfiyle ya�amaya haz�rlan�rken mekan�n kap�s�nda 'Dams�z Girilmez' yaz�s�n� g�rd�m. Yolun geri kalan�n� hat�rlam�yom...

bi g�n okul ��k��� minib�steyim, dersanelerin reklam i�in minib�slere da��tt��� ka��tlar ward�r ya, genelde "basamaklarda durmay�n, ��f�rle konu�may�n" yazar �st�nde, o ka��tlardan birini g�rd�m, �zerinde "L�tfen ��f�r�n �al��ma Tarz�na M�dahale Etmeyin" yaz�yodu. Way bea dedim...

Santana �i� B�rek olay�n� okuduktan 4 g�n sonra Mudanya'da bir tost arabas� g�rd�m. Eleman k�rm�z� arabas�n� iterek uzakla��yordu aheste, yaz�y� g�rd�m sonra; INTER TOST. Birileri bu sayfalar� okuyanlara �ok kapsaml� bi �aka m� yap�yo acaba?

Anl� �anl� cami ve t�rbeler �ehri Bursa'da halk i�in �ok �nem arz eden bir t�rbe g�rd�m; G�bek Atan Ethem Dede.

Zaman�nda kad�nlar Ethem Dede'ye dilek diliyormu� ve ���le diyomu�:

"Ethem Dede Ethem Dede, g�mle�i keten dede, �u dile�im olursa, sana 100 g�bek atam dede...

Ne diyim ba�ka?

Ankara'da bi sinemaya gitmi�tim, ad�n� �u an hat�rlam�yorum, hala a��k m�d�r onu da bilmiyorum ama bekleme salonunda atam�z�n �u s�z�(?) yaz�l�yd�:

"Sinemaya gereken ehemmiyeti veriniz."

Bak �imdi ben bile kendimden ��phe ettim uyduruyo muyum diye. Ama yaz�yordu yaa, sinemada da Basic Instinct oynuyordu. Girdim, gereken ehemmiyeti verdim sinemaya Sharon ablan�n �ahs�nda.

Ayval�k'ta ��le �st� plajday�z. Biz etraftaki hatunlar� kesmekle u�ra��rken, hemen �n�m�zde 10 ya�lar�nda bir �ocuk babas�n�n yapmas�n� istemedi�i bir �ey yap�yor (ne yapt���n� g�remedik, duyamad�k), baba i�aret parma��n� �ocu�un g�z�ne sokar gibi sallayarak �u dumur c�mleyi s�yl�yor; "Sak�n yapma, yoksa seni toplum �n�nde rezil ederim!"

"Dalyan'da hizmet veren bir kuaf�re b�yle bir isim yak���r lan tabi" d���ncesi �er�evesinde �okta kurcalamam��t�m olay�. �nter Tost ve Santana �i� B�rek'ten sonra kafama tak�ld� ama. "Birileri bu sayfalar� okuyanlara �ok kapsaml� bi �aka m� yap�yo acaba?" sorusuna en g�zel cevap bu olur san�r�m. Hatta sanmam emin olurum. Birileri bizle dalga ge�iyor.

Erkek kuaf�r� yaz�s�n� okuyunca akl�ma geldi. Babamla Tekirdag'da meyve-sebze halinin orada arka sokaklar�n birinde bir k�fteciye girdik. Tam �orbam� i�erken k�ftecinin ismini g�rd�m. Nirvana K�ftecisi. Sonra yerin sahibi ile konu�tuk, adam ciddi ciddi do�u felsefesi ve Nirvana ile ilgilenen birisi ��kt�. 'Neden k�ftecilik yap�yorsun' dedik, 'Baba mesle�i' diye cevap verdi.

Okula ula�mak i�in, Be�ikta� Akaretler'den Sar�yer minib�s�ne biniyorum. Epey bo��a olan minib�se, orta ya�larda bir abi biniyor ve benim gibi en �ndeki ��l� koltu�a, yan�ma oturuyor. Az sonra cebinden c�zdan� ��karmak i�in hafif�e aya�a kalkan abimiz, minib�s��n�n ani freni ile kafas�n� sert bir �ekilde minib�slerde motor kabini �zerinde bulunan tahta para kutusuna �arp�yor. Ebleh bir bak��la yerine oturan abide bir k�sa devre olmu� olacak ki, paray� minib�s��ye uzat�yor ve:

- Bi k�sa camel versene!

En �ok g�ld���m Maslak yolculu�u idi...

Okuldan d�nerken serviste arkada��n biri mideyee ne t�kt�ysa art�k ��le bi kustu ki, bunu g�ren yan�nda ki arkada� �of�re haber wermek i�in seslendi:

- Halil Amca Ozan kustuuuuu. B����GHHH!! Halil Amca ben de kustuummmmm!

�irinevlerde bi mant�c�, cam�nda b�y�k harflerle ��le yaz�yo:

MANTI EV� mant�, g�zleme, �i� b�rek, cafe, hediyelik e�ya

Bu ne abi yaaa! Sen yemek yiyosun, yan�nda adam dolan�yo; arkada�a �u bardaktan m� alsak yoksa oyuncak m�? ����!

San�r�m 5-6 sene �nce, Alsancak'tan Bornova'ya do�ru ilerliyoruz �u me�hur k�r�kl�lerin i�inde. Otob�s pek kalabal�k de�il. �ki k�z k�r�ta k�r�ta kap�ya do�ru ilerledi, d��meye bast�. Dura�a do�ru yakla�mam�za ra�men otob�ste hi� fren hadisesi olmuyor. Dura�a yakla��p, ge�meye yeltendi�imiz s�rada k�zlardan biri ba��rd�:

"��f�r bey durucak var!"

Genci ya�l�s� kahkaha tufan�na dald�, tabi k�z�m�z k�pk�rm�z�.

Ben Lise 3'teydim o zamanlar. Ac�badem-Kad�k�y dolmu�una binmi�, hareket etmek i�in son bir ki�iyi beklerken bi �ah�s dolmu�a biner gibi yap�p, sonra hemen �n�m�zde m��teri toplayan, ve bu konuda dolmu�tan kesinlikle �ok daha ba�ar�l� olan minib�se y�neldi. O g�zergah �zerinde oturanlar dolmu��ularla minib�s��lerin nas�l birbirlerine k�l gittiklerini hat�rlayacaklard�r. Her neyse, bizim eleman minib�se yeti�emeden minib�s gazlad� gitti, adam dolmu�a binmeye niyetlendi�inde de ��f�rle aralar�nda aynen ��yle bi diyalog ge�ti:

��f�r: Hay�r karde�im doldu.

Yolcu: Ama bi ki�ilik yer var!

��f�r: Sen git minib�se bin, �erefsiz!

Sonu�: Yolcu dumur, ben iptal.

Photoshop'un 6 nolu versiyonunu incelemek �zere Kad�k�y'deki seyyar sat�c�lara gitmekteydim. Vapurun k�y�ya yana�t��� ve ayakta duruldu�u safhaya geldi�imde "cumburlop" �eklinde bir ses geldi. Bu ne yaaa, nooluyo? Aney! Adam denize d��m��! Bir panik, bir heyecan. O simitlerden att�lar buna, sol elinde cep telefonu sa� elinde �slanm�� sigaras�, kollar� yere paralel ve birbiriyle 160 derece a�� yapar �ekilde yukar� �ekiyolar bunu. Satran� olimpiyatlar� i�in gelmi� turistler de vard�. "Aha!" dedim "35-40 ya� aras� ideal T�rk prototipi budur, ��renin".

Abi ben Almanya'da okuyorum, k�z arkada��mla beraber T�rkiye'ye tatile geliyoruz. K�ln'den binmi�iz pa�a pa�a T�rk Hava Yollar� u�a��m�za, kalk���m�z� yapm���z. Bizim k�z Frans�z milliyetinden ama T�rk�e'ye merak salm��, harfleri ��reniyor elindeki kitaptan. ��te �,�,�, yumu�ak g falan.

U�a��n bir b�l�m�nde �IKI� yaz�yor. Bizim hatun da, aha bak okuyabiliyom, edas�yla az�c�k y�ksek sesle okudu. Ama c oldu s, I harfi de yok adamlarda o da oldu sana i. � harfini hat�rlam��. Yan�mdaki adam koptu, �n�mdeki teyze de "ay�p be" diyor...

K�z arkada��mla Fenerbah�e Piramit'in �n�nde otob�s bekliyor idik. O esnada, muhtemelen bi yerden "alt�n�zda araba, araban�n teybinde de yabanc� bi m�zik olursa sizi kimse tutamaz, hatunun biri gider biri gelir" diye tiyo alm�� iki g�zel insan, Do�an g�r�n�ml� �ahin'leri ile �n�m�zden ge�tiler.

Peki neydi bu arabada �alan ve bu �ah�slar�n Fenerbah�e Piramit'in �n�nden hatun kald�rmas�na vesile olacak yabanc� �ark�? Sizi daha fazla merakta b�rakmadan a��kl�yorum:

WE ARE THE WORLD, WE ARE THE CHILDREN!!!!!

Gencinden ya�l�s�na, s�hhatlisinden fel�lisine kadar herkes k���yla g�ld� heriflere. Sonra bi daha u�rad�lar m� oraya bilemem.

Ortaokulda resim sergisini geziyoruz ��retmenin zoruyla. Serginin bir k�sm�nda da seramik ve maketler var. Bitane b�y�k gemi maketi yap�lm��. B�y�k oldu�u i�in dikkatimi �ekti ��le bi bakt�m. Hani gemilerde burun k�sm�nda isim yazan biyer var ya, orda isim yaz�yor:

�Z T�TAN�K

Birg�n okul ��k��� Burger King'e gitmi�tim. Kasalar�n �n�nde s�ra vard�. Neyse s�ra bana geldi�inde kad�n�n biri s�ram� kapt�, paket olarak 2 men� istedi. G�revli kolalar� koyarken "Kolalar� en son koyar m�s�n�z, asidi ka��yo." dedi. Adam bi�i demedi, paray� ald�, �st�n� verirken "Paran�z� �imdi mi veriyim men�yle mi al�rs�n�z, de�eri me�eri ka�ar..." dedi. Ben adam� tebrik ettim, ayr�ld�m.

Olay ODT�'de ge�iyo. D��arda bahar havas�; amfide kalk�l�s dersi, hem de �ngilizce. �nsanlar se�imlerini dooru y�nde kullanm�� olacaklar ki 100 ki�ilik s�n�ftan anca 15-20 ki�i var i�erde, onlar da k�at falan oynuyolar. Bi tek en �nde bi k�zcaaz dersi dinliyo. Akl�na bi�ey tak�l�yo hocaya ingilizce soruyo �urdaki nevaleyi tekrar anlat�r m�s�n�z diye... Hoca eyvallah diyo, d�n�yo, ba�l�yo b�t�n konuyu yeniden, ama bu sefer T�rk�e anlatmaya. Bitiriyo, k�za d�n�yo, �imdi anlad�n m� diye soruyo. K�zdan gelen cevap yar�m yamalak bi t�rk�eyle "Ama hocam siz T�rk�e anlat�yor ben anlamad�." Hoca dumur, amfi yerlerde...

2000'li y�llardayd�k. Aral�k ay�yd�. Pazard�. Hisar'a kahvalt�ya gitmi�tik.

Ama yapamad�k. Olmad�...

�aylar�m�z� bo�az�m�zda b�rakan olay, �n�m�zden ge�en bo�az seferi yapan teknede vuku buldu:

Adam�n biri koca teknenin yan�ndaki demirlerin �st�ne ��km��, ince demirlerin �st�nde bacaklar�n� 180 derece Van Damme gibi a�m��t�, poz veriyordu, arkada�� da foto�raf�n� �ekiyordu. B�t�n sahil kopmu�tu.

2000'di. Aral�k't�. Pazard�. So�uktu ve ya�mur �iseliyordu.

zaten anlatay�m m� anlatmayay�m m� d���nceleri i�indeyken odt�deki kalk�l�s dersindeki hikayeyi okudum, art�k beni kimse durduramaz.

ders yine kalk�l�s. hoca b�y�k bi �evkle anlat�yo. tamamen konuya konsantre olmu�. ama tebe�irinin ufac�k kald���n� farkediyo. uyuklayan bi ��renciye "e hadi ��k tebe�ir bul yan s�n�ftan" diyo. �ocuk ��k�yo harbiden. ama yan s�n�f diye ayn� amfiye di�er kap�dan giriyo ve yine bizim hocaya "hocam yan s�n�ftan tebe�ir istiyolar" diyo. hoca da derse konsantre ya, "ya ben de az �nce bi ��renci g�nderdim als�n diye. bizde de yok" diyo. cocuk da "haa taam" diyip ��k�yo. sonra di�er kap�dan tekrar girip "yokmu� hocam. aa nas� yani ya" diyince hoca da ��renci de durumu �ak�yolar. inan�lmaz ama ger�ek.

Sene 95 falan, yaz zaman�, okul tatil, gittim Bursa'ya day�m�n �ay bah�esinde �al���yorum. M��teri geldi bir �ay s�yledi. Gittim getirdim �ay�. Adam bana bak�p, "Burada animasyon var m�?" dedi. �a��rd�m tabii kendi kendime �ay bah�esinde ne animasyonu diyorum. "Animasyon yok fakat ak�amlar� org filan �al�yolar." dedim, adam sinirlenerek bana tekrar, "Animasyon diyorum anlam�yor musun?" dedi. Ben de cevab� yineledim. Adam, "Yaa karde�im b�yle oluyo ya masaya getiriyosunuz �st�ne �ay kahve ne i�tiysem yaz�yosunuz, animasyon i�te..." deyince koptum. Hem bu kadar adisyon merak�na hem de ad�n� bilmemesine.

B�t�n masumiyetimle orta 1. s�n�fta inek gibi �al��an bir ��renciyim o zamanlar. Elbise filan ba�a bela tabi. Malum ilk g�nler diye de dolaplara koyuyoruz. Kalk�p dolab� a�t�m. Elbisemi alacakt�m ki bir dizi aliminyum kapl� hap benzeri ama ovunca kayan bir �eyler d��t�. �zerinde ingilizce yaz�yordu. �lk defa g�r�yordum b�yle bi�ey. Merak ettim ablama sordum abla bunlar ne diye. O da bilemedi. �st�ndeki yaz�lar� g�c�r g�c�r ingilizce s�zl���mde terc�me etmek �zere okuyorum. Zaten iki kelime filan anla��l�yor, onlardan biri de "kalp". Babam�n son zamanlarda doktora gitmesi onun kalp hastas� oldu�unu d���nmemize yol a�t�. Ak�am olup babam geldi�i zaman "Niye bize s�ylemedin baba!" diye t�rk filimlerindeki edalarla prezervatifleri �n�ne att�m. : )

Orta 3 deyiz. Vatanda�l�k dersine 140 cm boylar�nda hayat�mda g�rd���m en �irkin kad�n geliyor. Bir tenef�s arkada�la konu�tuk acaba kocas� var m�d�r diye. Arkada� da soray�m dedi. Derste aynen �u dialog ge�ti;

- Hocam bir�ey sormak istiyorum. Ka� �ocu�unuz var?

- 200 kadar. Hepiniz benim �ocuklar�ms�n�z.

- �eyy... Peki ka� kocan�z var?

o zamanlar 21 ya��ndayd�m. bir ak�am aileden habersiz arkada�larla i�melere gittik (rak� i�melere). biraz sohbet biraz h�z�n i�kinin dozunun ka�mas�na yol a�t� haliylen. gece eve nas�l geldi�imi hat�rlam�yorum. bir ara kalk�p banyo yapm���m san�r�m.

�imdi g�z�n�zde iyice canland�r�n. banyodan sonra yata�a kafam sol tarafa gelecek �ekilde yatm���m ve ayaklar�m sa� tarafta a��a��ya sark�k bir �ekilde uyuyakalm���m. e tabii b�t�n gece bacaklar uyu�mu�. sabah bir ara uyand�m, bacaklar uyu�uk ya, kafa da sola d�n�k,

����le bir omzumun �zerinden bakt�m...

aaa aaaaaaaaaaa aaaaaaaaaaa aaaaaaaaaaaaaaaaa bacaklar�m yoooooooooookkkkkkkhhh!

evet o anda beynimden milyarlarca (abartt�m) d���nce ge�ti. ilk d���nd���m gece bir kaza oldu�u ve bacaklar�m�n kesilmek zorunda kal�nd��� idi. ve ben yatakta kat�la kat�la a�lamaya ba�lad�m. bacaklar�m kesilmi�ti ve ben art�k dans edemiyecektim (zaten dans etmeyi bilmiyordum).

bir ara mesanemin zorland���n� hissettim ve a�layarak tuvalete gittim. hem malum faaliyeti ger�ekle�tiriyor, hem de bacaklar�m�n yok olu�una �z�l�yordum ��nk� bacaklar�m� hissetmiyordum (walla). yata�a yine ayn� �ekilde yatt���m� hat�rl�yorum. ve yine a�lad���m�. bir el sa�lar�m� ok�amaya ba�lad�, kafam� �evirdim, gelen annemdi. ve ona sar�larak tekrar a�lamaya ba�lad�m. annem, ne oldu dedi. ben a�lamaktan cevap veremiyordum. babam o s�rada kap�da bizi dinlermi� me�erse.

anne anneci�im ayaklar�m yok, ben art�k y�r�yemiyeceeeeem dedim. babam kap�dan i�eri s�z�m s�z�m s�z�lerek, e e��ek ayaklar�n yoktuda nas� gittin tuvalete dedi.

...

...

inan�n hayat�mda duydu�um en g�zel "e e�ek" tonlamas�yd� o. ve e�ildim bacaklar�ma bakt�m, evet ordayd�lar ve 2 taneydiler. allah�m insan�n bacaklar�n�n olmas� ne kadar g�zel.

(l�tfen fazla i�meyiniz )

annemle oturuyoz, anneannem de bana anlat�yo:

"yavrum ankara'y� g�rd�m, adana'y� g�rd�m, bursa'y� g�rd�m, istanbul'u g�rd�m, almanya'y� g�rd�m, bi de cenneti g�rsem ke�ke."

Bizim arkada�lar, ge�enlerde dillerine dolanan bir �ark�y�, illa kasedini bulacaz diye kafaya tak�yolar. D�rt be� tane kaset�i geziyolar; "abi, i�te bizde bi �ark� var s�zlerini biliyoz ama kimin s�yledi�ini, hangi kasettir vs. bir t�rl� bilemiyoruz." diye... Hi� birinden sonu� ��km�yor. En son pek umutlar� kalmam�� halde bi tanesine daha giriyorlar; "abi i�te ��yle b�yle bir durumumuz var..."

Kaset�i; "S�zlerini s�yleyin bakay�m biraz" diyor.

Arkada�lar da "Bir kere sevdaya tutulmaya g�r... diye ba�l�yor abi" diyorlar.

Kaset�i beklenmedik bir hareketle duvar�n yan�ndan d�afon benzeri bir cihaz� eline al�yor ve d��mesine basarak, otogar anonsu yapar bir edayla konu�uyor:

"Hasan... Bir kere sevdaya tutulmaya g�r... Hasan."

Bizim arkada�lar �a��r�yorlar; nedir bu olay acep diye. 10-15 saniye kadar sona kar��dan cevap geliyor:

"Abi ba�ka s�z� yok mudur?"

Kaset�i: "Ba�ka s�z� yok mudur �ocuklar?"

Arkada�lar: "Ate�lere yand���m�n resmidir..."

Kaset�i d�afona: "Hasan. Ate�lere yand���m�n resmidir... Hasan". Bir s�re bekledikten sonra d�afondan ses geliyor.

"Abi... Fatih K�saparmak... Kilim kasedi... 2. Y�z... �ark�n�n ad� Kara Sevda."

Bizim arkada�lar direk �okta. Kasedi bulup al�yolar. �oktan kurtulunca da soruyorlar, "Abi nedir bu olay... Ne sistemi bu?"

"Yaw, Hasan bizim pasaj�n �ayc�s�d�r..."

Aha bunu da anam anlatt�. 70'li y�llar�n ba��nda valide Beyo�lu Emek sinemas�na, Steve Mc Quinn'in bir filmine gitmi�. Filmin ate�li bir sevi�me sahnesinde herkes ��t ��karmadan izlerken, arka s�ralarda oturan bir emmi, derin bir nefes �ekip "ALLLLLAAAH �OK ��K�R!" diye top gibi patlam��. Makinist dahil sinema yar�lm��, filme ara vermi�ler.

abimler sinemaya gitmi�ler, �nlerinde bir ufak �ocuk annesiyle oturuyor ve ba��r�yor:

anneeeeee... y�re�im yan�yoooooo... anneeeeee... y�re�im yan�yyoooooo... nooluuurrrrr annneeee gazzzoooozzzz... �ok yan��yyooooooo...

birg�n �ehirler aras� otob�steyim, �n koltuktaki velet mamak ��pl��� gibi otob�s� metan gaz�na bo�uyo. biti�ikte burun sinirleri fel� olmak �zere olan kad�n hostu �a��r�p bi�eyler s�yledi, host da �of�re...

�of�r�m�z mikrofondan ��yle bi anons yapm��t�: "�ocuu osuran say�n yolcumuz l�tfen �ocuunuzun g�t�ne mukayyet olunuz."

akabinde veledin anas�: "naaps�n �ocuk g�t�ne t�pa m� taks�n?"

arkalardan bi bey nazik�e: "taks�n hanfendi."

�stanbul Taksim. �ngilizce kursumuz ana bina tadilatta oldu�u i�in, bir otelde yap�l�yordu aylard�r. O g�n de kursun son g�n�, g�le oynaya ��kt�k gidiyoruz. Malum koca otel turist kayn�yor. Bir ka� Amerikal� oldu�unu sand���m�z tiple asans�re dolu�tuk lobiye iniyoruz. Baya kalabal�kt� ortam, �ndeki arkada�a "bast�n m� lobiye?" dedik. O da "bast�m bast�m." dedi. Ama kalabal�ktan dolay� ayn� konu�ma bir ka� kere tekrarland�. Bast�n? Bast�m. O s�rada yandan kad�n�n teki 32 di� meydanda "ha yes yes bast�m." diye �tmeye ba�lad�. Haydaaa olduk. Kad�n tekrarl�yo bozuk plak gibi, bast�m bast�n bast�m bast�n. Noluyo demeye kalmadan lobideydik. Me�er kad�n Boston'danm��. "Yes, yes I'm from Boston" deyip gitti. Yar�ld�k kald�k.

Ge�enlerde Kad�k�y'de salak�a bir yere parketmi� olan bir arabaya, polis aynen ��yle bir anons yapm��t�:

"34 ... ..., karde�im, sen parketti�in yeri be�eniyor musun?"

kedi_mesihi

More Reading

Bu komik olay� arkada��m anlatt�. Arkada��m, okulun �ngilizce haz�rl�k b�l�m�nde gereken "More Reading Power" adl� kitab� almak i�in okulun yak�n�na tezgah a�an kitap��ya gitmi�. Kitap��ya kitab�n ismini s�yledi�inde adam ona �zerinde yaln�zca "Reading Power" yazan mor renkli bir kitap uzatm��. Arkada� do�al olarak kitab�n o kitap olmad���n�, "More Reading Power" adl� kitab� istedi�ini yinelemi�. Adam ise �u cevab� vermi�:

- Karde�im bu mor ya i�te. Alacaksan al �unu, alm�yosan tezgah�n �n�n� kapama!

Birg�n b�le 3-4 arkada� Ankaray (Ankara Metrosu) istasyonunday�z; bekliyoruz metroyu. Tam da okullar�n ��k�� saati filan, etraf h�nca h�n� dolu. Neyse 2-3 dk. sonra metro geldi herkes h�cum etti; biz bakt�k "alet �ok doldu bi sonrakine binelim" dedik ve gittik ordaki banklardan birine oturduk. Daha tren gitmemi� bir ding-dong ve anons:

"�stasyonlar�m�zda gereksiz bekleme yapmak yasakt�r"

Biz sallamad�k nolcak filan derken bir ding-dong daha ve ikinci anons:

"�i�t gen�ler size s�yl�yorum binin lan trene"

K�z arkada��m ve ablas� beraber Zeki Triko'ya gidiyolar mayo bakmaya. Neyse bi bayan ilgileniyo, k�z arkada��m�n ablas� bi mayo be�eniyo, bayan diyo ki "aa �ok g�zel bi tercih yapt�n�z, zaten onun �izimini Zeki beyle ikimiz yapt�k, ben Zeki beyin ye�eniyim." Ablam�z "aa sizin de mi soyad�n�z triko?" deyince, k�z arkada��m arkas�na bakmadan olay mahallinden uzakla��yo.

Bizim lisede saf bi k�zca�z vard�. Bi ara bu hatun "ad� bende sakl�" diyerekten bi erkek arkada� edindi. Kaparlar die korkuodu heralde ki kimseciklere bi�i demiyodu. Neyse bi g�n kantinde kuyruktay�z, kahraman�m�z milleti ite kalka �n�m�ze ge�ti ve kantinci amcaya sipari�ini verdi:

"2 tost, 1 ayhan!!"

A��kg�z kantinci cevab� yap��t�rd�:

"Ayhan yok abla, ayran veriim mi? Euuehhe hhe!!"

K�zca�z�n o g�n b�t�n safl��� �zerinde olacak:

"Aaa aaa sen nerden biliyosun Ayhan'����?!!"

Neremizle g�lece�imizi �a��rd�k Allah seni inand�rs�n...

Avc�lar yolu �zerinde ��kr�bey dura�� vard�r. Bizim yurtta ��kr� diye bir eleman vard�, yeni gelmi�ti okula. Amcam min�b�se biniyo, oturuyo ��f�r�n arkas�ndaki koltu�a. Bi s�re sonra yolcular para uzat�yo Hac��erif, Avc�lar diye. Adam�n biri de bizim eleman�n omuzuna dokunup "��kr�bey uzat�r m�s�n?" diyo. Bizimki dumur d�n�yo arkas�n� adama bak�yo manal� manal� ama herifi bi t�rl� ��karam�yo. "Nerden tan�yo bu herif beni." diye yol boyunca kurt d�k�yo. Adama bak�yo arada bir. Adam da k�llan�yo. Neyse konu�mam�� adamla yurda gelip anlatt���nda kopmu�tuk. ��rendi sonra durak ismi oldu�unu.

Teknik lisede okuyanlara meslek lisesiyle ilgili de s�nav yaparlard� eskiden. Abim de girmi� ama bilgisayar b�l�m�nde; elektronikten hi� anlam�yor. Hoca soruyor; "O�lum bu televizyon renkli mi siyah beyaz m�?", abim bak�yor; "Renkli", hoca; "Nerden anlad�n?", abim "Amcamlarda da ayn� TV den var, Philips"

bizim �ok ama �ok saftirik bir arkada��m�z�n yapt���n� anlatmak istiyorum... lise donemi s�n�ftay�z, sevdi�imiz bir hoca yurduna d�n�yo, son ders, sevenleri �zg�n...

bu arkada� "�l� ozanlar derne�i" filminin y�rekleri par�alayan son sahnesinden o denli etkilenmi� olacak ki, bir anda s�ras�n�n �zerine ��k�p, sa� elini yukar� kald�r�p "o captain my captain!!!!" diye inledi. herkes - hoca dahil- dumur olmu� bi vaziyette onu izledi. bu arada frans�z lisesinde okudu�umuzu belirtmekte fayda g�r�yorum. seneler sonra bu hikayeyi hat�rlay�p g�ld���m�z bi gecede itiraf etti ki s�raya ��kt��� o an t�m s�n�f�n gaza gelip pe�inden ayaklanaca��n� d���nm��...

Devlet tiyatrosundan bi arkada�, bi oyun i�in mi ne art�k, Ak�aabat'a gitmi�. Ekip olarak �ehir merkezine gelmi�ler. Kafalar�n� kald�r�nca koca bir bez afi� g�rm��ler. ��yle yaz�yo:

Ben de sporcunun zeki, �evik ve ahlakl� olan�n� severim.

AK�AABAT BELED�YE BA�KANI.

1997 civar�. bir mart ak�am�. kad�k�y-beykoz otob�s�. t�kl�m t�k�� olmak art�k bir al��kanl�k haline gelmi�. nakka�tepe'den inerken adam�n biri 'kaptan inecek var ineceeeek KAAAAPTAAAAN!' diye h�yk�rd�. bunun �st�ne "kaptan" 'dura�a gelince indirecez ya ne acele ediyon?' �eklinde bir geribildirimde bulununca adam t�rk�emizin e�lenceli kelimelerinden olu�mu� bir tamlamayla ba�lad��� c�mlesini 'ge�tin lan dura�� pezevenk!' diyerek bitirdi. bunun �st�ne kaptan ac� bir frenle otob�s� durdurdu, �n ve orta kap�y� m�kemmel bir sakinlikle a�t�, adamla birlikte indi, a�z�n� burnunu k�rd�, bir sigara yakt�, dura��n daha ileride oldu�unu g�sterdi, karizmay� da��tmadan koltu�una ge�ip yoluna devam etti.

tayland bankokta alman bi arkada�la kahvalt� ediyoruz. garson gelip nereli olduumuzu soruyor. arkada� alman�m diyince tepki yok. t�rk oldu�umu s�yleyip portakal suyumdan yudumlan�rken adam, "anan� �ikiym, amc�k, siktirgit" diye sayd�rmaya ba�l�yor, portakal sular� burun yoluyla heba oluyor.

�lkesindeki yabanc� turistlere k�f�r ��reten yurdum insan�n�n olay� geni�letip d�� mihraklara t�rk�e k�f�r ��retimine ge�mi� olmas�na m� yanay�m, garsonun a�z�n� burnunu mu k�ray�m!

Seyyar sat�c�n�n biri Anadol pikab�yla bi�eyler satmak i�in megafonuyla g�r�lt�l� bir �ekilde baarmaktad�r:

- Domates, biber, patl�can...

Arkadan trafik polisi:

- Seyyar sat�c� kenara �ek!

Sat�c�:

- Anna��ld� tamam!

Mekan: 123 nolu Kartal -Be�ikta� otob�s�

Yer: Carrefour-K���kyal� aras�

Zaman: 26 Nisan 20:30 civar�

Adam�n biri bindi Carrefour dura��nda ve art�k �ok az duydu�umuz (akbil ��kt� mertlik bozuldu) �u c�mleyi s�yledi. "Fazla pileti olan var m�?"

Amcam�n biri de �u cevab� verdi oturdu�u yerden:

- Tiyatro bileti mi?

el cevap

- Hay�r karde�im. Piyango bileti!

- Ooo ondan var. (Burda �antas�ndan bi tomar bilet ��kard�) �ek bi tane arkada��m.

- Wallahi �ans aya��ma geldi al�cam. (�ak diye �ekti bileti, verdi paras�n� hemencecik.)

�teki eleman da bilet almak isteyen var m�? diye dolanmaya ba�lad�. 10-15 ki�i ald� (Hatta ��f�r bile ald�.)

B�t�n bunlar �ok k�sa s�rede oldu. G�lelim mi �a��ray�m m� anlamam��t�k ki adamlar�n ikisi de indiler. Sonra biletlere bakt�k. �ekili� tarihi: 23 Nisan!

Haz�r Trafik Polisi ve megafon geyi�ine girmi�ken tan�k oldu�um bir olay� anlatay�m:

Kad�k�y'de ak�am saatleri. Bir araba �ekmi� kenara, i�eride bir k�z ve bir erkek araba kenara �ekildi�inde ne yap�l�rsa onu yap�yorlar. Trafik Polisi megafonla:

- Gen�ler yiyi�meyin, devam edin bakay�m.

�niversiteye anadolunun k���k bi k�y�nden gelmi� bi adam var. ho�land��� da bi k�z. big�n arkada�lar� yar� gaza getirmek mahiyetli, yar� ciddi bi �ekilde bunu kenara �ekerler. anlat�rlar durumu: "olm sen gidip konu�mazsan bu tip olaylar hi� ba�lamaz. gidecen tan��acan k�zla, muhabbet kuracan." gaz� alm��t�r. k�z� big�n takip eder arkas�ndan. b�t�n cesaretini toplad��� s�rada iyice yakla��r ve k�z�n s�rt�na "pat pat" diye dokunur. k�z nooluyo gibisinden buna d�ner ve bakar. ama gencimiz bu noktada heyecandan t�kan�r. aaz�ndan tek kelime ��kmaz. k�z "nooldu?" diye sordu�u s�rada da...

SEVMEK SU� MU? diye patlar.

bana da arkada��m anlatt�.

uluda� �niversitesi bahar �enliklerinde ge�iyo olay. kalabal�ktan uzak bi fak�ltenin yak�nlar�ndayd�k. 100 metre ileriye bi helikopter indi. aletten biri e�ilerek indi ve bi talebeye yakla�t�. takriben 1 dakka konu�tuktan soora adam helikoptere bindi ve tekrar havaland�lar. biz biraz �a��rd�k nooluyo diye ama esas bomba o talebeye adam�n ne sorduunu sorduumuzda inmi�ti beynimize. adam adres sormu�. benden bu kadar.

Ge�en ay okulumuza gelen teknoloji fuar�n� geziyordum, salona girmeden �nce de simit ald�m ki hem kar�n doyural�m hem dola�al�m. Bakt�m sa�da solda bedava bilgisayar dergisi, mausped, lipton ice tea, nescafe falan da��t�yolar, ��enmedim toplad�m baya�a ganimet. Tam ��k�cam, hayat�m�n sorusu geldi tan�mad���m bi sima taraf�ndan: "Birader simiti nerden veriyolar?"

Tahminimce 2-3 y�l �nce arkadas ailesiyle birlikte Sivas'a gitmi�. Annesiyle birlikte merkeze gitmek i�in minib�se biniyorlar ve sevgili annemiz "m�sait bir yerde indirir misiniz l�tfen" diyor, ve �of�r�n m�thi� cevab�yla bizimkiler kopuyor...

"ne yalvar�yon garde� indir de indirek"

malum servis ��f�r�m�z s�k��an trafikte haraket edemez halde beklerken (gayetde hakl�yd� ��nk� �n�ndeki arabalar kuyruk olmu�tu) arkadan kornaya abanan ara� sahibine camdan sarkarak

"pokemon'muyum lan ben arabalar�n �zerinden u�ay�m" diye ba��rarak t�m servisi yere y�km��t�.

Ge�en g�n oturduk ''Kim 500 Milyar �ster?'' adl� yar��ma program�n� seyrediyoruz. Adam�n bi tanesine zor bi soru geldi. Annem babama ''�u soruyu bilirsen di�imi k�rcam.'' dedi. Babam tabi sorunun cevab�n� bilemedi�i i�in i�lerinden bi tanesini sallad�. Kenan I��k abimiz do�ru cevab� s�yleyince annem g�ld�. Ama biz as�l babam�n s�yledi�i s�zle koptuk:

Ben k�r�k di�li kar� istemedi�im i�in bilerek yanl�� s�yledim.